tarihi belli olmadığı için ARAŞTIRALIM dedim zaten.

son oturum olsa, kendim çıkarırdım videoyu.

son oturum da bahsedilmemiş, bu haber yanlış, denilemez !!!!

yüzlerce OTURUM yapılıyor meclis sayfasında.

VİDEOYU BULUP, KENDİ ARKADAŞLARIMLA PAYLAŞACAĞIM,

zaten burada YARDIMCI olmaya çalışan değil,

YALANMAYA, HAKARET etmeye çalışanlar var !!!!

gamze :) Nickli Üyeden Alıntı

tarihi belli olmadığı için ARAŞTIRALIM dedim zaten.

son oturum olsa, kendim çıkarırdım videoyu.

son oturum da bahsedilmemiş, bu haber yanlış, denilemez !!!!

yüzlerce OTURUM yapılıyor meclis sayfasında.

VİDEOYU BULUP, KENDİ ARKADAŞLARIMLA PAYLAŞACAĞIM,

zaten burada YARDIMCI olmaya çalışan değil,

YALANMAYA, HAKARET etmeye çalışanlar var !!!!

Kim olduğunuzu bilmeden araştırmadan haberin doğruluğunu araştırdım. Haberin içeriği zaten yanlış. O konuya değineceğim.

Şimdi siz kendinizi güzelce anlatmışsınız, birde ben anlatayım. Remzi Bey'le görüşmeden öncesinde ve sonrasında size mesaj attım. Öncesinde bir geri dönüt alamadım ama sonrasında her ne hikmetse cevap aldım. Sonra telefon numaramı istediniz verdim. Beni face den msn den eklediniz, Gülşah'ların grubundan çıkmazsam beni engelleyeceğinizi söylediniz çıkmadım diye engellediniz. Umursamadım. Buna rağmen her gelişmeyi konuşmalarımızda telefonda size aktardım. Sizse ben yaptığım çalışmalardan size bahsedemem Gülşah'lara yetiştirirsiniz tabirinde cümleler kurdunuz. Yine umursamadım.

Hatta şimdi bile burada yardımcı olmaya çalışan değil, yalanlamaya hakaret etmeye çalışan insanlar olduğunu iddia etmenize rağmen, bu insanların neler yaptığını da görebilmek adına ne gruptan ne de buradan ayrılmamışsınız görüyorum ki. Yani bilgi adına burada ne varsa almak ama sizdekileri paylaşmaktan kaçındınız.

YÖK ve AÖF ile de görüşülmesi gerekiyor diye telefonda defalarca kez söyledim size, ben bu kadarını yaptım o kadarını da Gülşahlar yapsın dediniz.

Vaktim olmadığı anda aradınız kırmamak için nazik bir dille izah ettim. Beni arayıp grupta şunu şunu paylaşın diye emrivaki cümleler kurdunuz ona da sesimi çıkarmadım. Yayınlamadım ama en azından uygun bir dille söyledim bunu da size. Grupta bir paylaşım gördüm(ki size ait gorunmuyordu. Ben zaten sizin paylaşımlarınızı engelli olduğum için göremiyorum) içeriğini araştırdım. Çetin soysal ı arattım 743 sonuç çıktı. Mecburen son kayıtları araştırdım. 107 sayfalık son tutanagın her sayfasını inceledim. Ne Çetin Soysal a ne de çocuk Gelişimi ile ilgili bir habere rastaladım. Bunu da dile getirdim. Son tutanak ta boyle bir bilgi mevcut değil diye. Ama bir gerçek var ki Çetin Soysal'ın konuşmasından sonra aynı oturumda Nimet Çubukçu'nun kürsüden "resmi imzalar atıldı" gibi bir açıklaması TBMM Tutanaklarında mevcut değildir. Yani verilen bilgi hala yanlıştır.

Bugün telefonla aradınız aklınız sıra konuşur konuşur haklı çıkarım sandınız ama anlaşılan telefonda söylediklerimi anlamakta sıkıntı yaşamışsınız ki böyle bir cevaba maruz kalıyorsunuz. Ben "son tutanağa" göre yanıt verdim.

Sizi bu kadar anlattıktan sonra biraz da kendimden bahsedeyim, Ben Sertaç Erbilici. En az sizin kadar gerçeğim. DGS üzerine eğitim veren bir kurumda Matematik öğretmeniyim ve rehberlik biriminde görevliyim. Bu işten hiçbir çıkarım yok. Bu işin bana kazandıracağı hiçbir ekstra yok. Kurumumun da çıkarı yok. Hatta bu işin olması kurum zararınadır. Zira bu iş olursa, DGS ye hazırlanmaktan vazgececek Cocuk Gelişimciler kurum için potansiyel kayıp anlamı tasımaktadır.

Ayrıca başta Remzi Hoca'yla görüşmelerimde olsun yaptığım tüm görüşmelerden sonra bilgi verdiğim kişilere benim adımı söylemek zorunda değilsiniz, hatta söylemesiniz daha iyi olur dedim. Öyle millete telefonla komut vererek bunu Sertaç Erbilici ve dershanesi yaptı dedirtmedim. Sadece insanların bazı konularda emin olabilmesi için bazı açıklamaları bizzat kendim yaptım. Bu açıklamalarda da görüşmelerle ilgili ya TAM ve AÇIKLAYICI bilgi verdim, ya da ulaşılabilir haber kaynağını belirttim.

Hepinizin ilk defa duyacağı birşey olacak belki ama bazı konuşmalarımda, "hocam aslında niyetleri o değildi, orada anlatmak istedikleri farklıydı ve yanlış anlaşıldılar" diye benimle hiç alakası olmayan durumları da düzeltmek için 1-2 konuşmam oldu.

Bu iş olmak üzereyken "hocam bize çok şey kattın" diyenlere, "herhangi birinizden fazla birşey yapmadım" dedim. Çünkü başarıyı üstlenmek gibi bir niyetim yok. Adımı duyurmak gibi bir çabam yok. Dersanemin reklamını yapmak gibi bir çabam yok.

Beni ne YÖK tanır, ne belediye başkanları, ne de milletvekilleri... Beni en iyi öğrencilerim tanır. O da bana yeter.

Şu ana kadar yaptığım çalışmalardan iyi niyetli birkaç insan ve sanırım birazda dua kazandım. Alçakgönüllü olamayacağım tek konu, bu güne kadar iyi niyetliydim. Hiçbir çıkar beklemeden zamanımdan, emeğimden ve bazende öğrencilerimin zamanından bu iş için zaman ayırdım. Bugünden sonra bu konu ile ilgili kendi adıma hiçbir girişimim olmayacak. Kurumum zaten olaya yeterince müdahil olduğumuzu düşündüğünden bu konuda anlayış gösterecektir. Bu konuya ayırdığım zamanı kurum öğrencilerimize ayıracak ve onların başarılı olması için çalışacağım.

Bu konuyla ilgili söyleyebileceğim son söz bu iş olursa bu tek kişi sayesinde olmayacak. Tek kişinin liderliğinde de olmuş olmayacak.

Dolayısıyla bugünden itibaren bu konu ile ilgili bana soru yöneltmemenizi rica etmek durumundayım. Anlayışınız için teşekkür eder hakkınız olanı alabilmenizi dilerim.

Sertaç Erbilici...