ARKADAŞLAR USTA ÖĞRETİCLERLE İLGİLİ DÜŞÜNCELERİNİZİ YAZARMISINIZ???******
EVET DEVAM EDECEK...
ÜNİVERSİTE MEZUNLARI USTA ÖĞRETİCİ OLABİLECEK.
ÖĞRETMEN GÖZETİMİNDE LİSELİLER USTA ÖĞRETİCİLİK YAPACAKLAR.
KARIŞIK BİR DURUM
HAYIR USTA ÖĞRETİCLİK KALKACAK.
usta öğreticilik devam edecek.çünkü az ücretle aynı kapasitede öğretmen çalıştırmak işlerine geliyor.
devam etmesini istiyorum çünkü ben fen/mat lisesini bitirdikten sonra açık öğretimden okul öncesini bitirdim . şimdide okul öncesi açık öğretim fakültesini okuyorum 4 senedir çok masraf yaptım ve daha usta öğretiçi olarak çalışmadım . kalan 3 senede usta öğretiçi olarak çalışıp artık para kazanmak istiyorum. tabi bu kişisel bir sepep. mezunlarında bu işi yapmasının en doğal hakları olduğunu düşünüyorum
Öğretmen olarak görevlendirilme koşullarını taşımayan kişilerin, bağımsız sınıflarda öğretmenlik görevi yapması yasal olarak mümkün değildir..tartışmaya gerek yok..danıştayın kararında herşey gayet açık anlatılmış..
Danıştay 2.Dairesi 16.2.2009 gün ve E: 2009/377 sayılı kararıyla anılan yazının 7.maddesinde yer alan öğretmen görev, yetki ve sorumluluğu çerçevesinde bağımsız sınıf verilecek şekilde planlama yapılması ibaresinin ve anılan Yönetmeliğin 25.maddesinin 2.fıkrasındaki öğretmen görev ve sorumluğu içinde ibaresinin yürütülmesinin durdurulmasına karar vermiştir. Bu karar okul öncesi öğretmeni açığının usta öğreticilerle karşılanmasının önüne geçecek ve bu alan mezunu öğretmen adaylarının öğretmen olarak atanmanın önünü açacaktır. Bu karardan sonra usta öğreticilere öğretmen olmaksızın bağımsız bir sınıfın verilmesi olanaklı değildir. Aksi bir davranış, yargı kararını tanımamak anlamına gelecektir.
28 Mart 2009 00:00 memurlar.biz
etmesine etmesin tabiki alsınlar işte kadrolu sonuçta benim yeterliliğimi belirleyen tek kıstas kpss mi?o zaman kpss den önce atananlar da yeteli değil,bundan bu sonuç çıkıyor...atsınlar onları ya da onlara da bizim gibi canlarınının istediği kadar para verip çalıştırsınlar..ya da meselaaa ziraat mühendisi,tarih bölümü mezunu olup da bi ara lök diye öğretmen diye atanıvermişler var onlar mı yeterli ben değilim de?ya da zihinsel engellileer öğretmenliği 40-45 le atanıyor biz 70 le o zama onlar daha mı az öğretmen?böyle saçmalık mı olur yaaaaa sonra da nasıl bana snıf veriyorlar yetersizsem?öğretmenlik için yetersiz ama kadrosuz usta öğreticilik için yeterli miyim şimdi ben? o zama yazık mı şimdi benim öğrencilerime?daha çook söylemek istiyorum da neyse...
Gönderen : Okul Öncesi Eğitimi Öğretmenliği Mezunu Öğretmen Adayları
Alıcı : Sayın T.C Milli Eğitim Bakanımız Nimet ÇUBUKÇU ve
Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdürümüz Remzi İNANLI’ya iletilmek üzere
- OKUL ÖNCESİ EĞİTİM YAŞAMIN TEMELİDİR ÖZENİ İSE ŞARTTIR -
Nasıl ki bir kader mahkumu özgürlüğe kavuşacağı günü yıllarca bekliyorsa, bizlerde kadrolu öğretmen olarak atanıp, okullarda minik öğrencilerimizle buluşacağımız günü aynı özlem, umut ve heyecanla bekliyoruz.
2004 senesinden beri Kadrosuz Usta Öğretici Görevlendirilmesinin yasal mevzuata aykırı, eğitim ilkeleriyle çelişen yönleriyle, biz fakülte mezunları açısından olumsuzluklarını Milli Eğitim Bakanlığındaki Muhataplarına bir çok kez yazmış, konuyu çeşitli iletişim araçlarıyla da anlatmışken aylarca hep üzülmeye devam ettik. Ta ki Danıştay İkinci Dairesinin içimizdeki umutları yeşertmesine kadar. ( Esas No: 2009/377 )
Karar içeriğinde: “öğretmen olmayan kişilere öğretmenlik görev ve sorumluluğu verilemeyeceği gibi öğretmen olarak görevlendirilme koşullarını taşımayan kişilerin bağımsız sınıflarda öğretmenlik görevi yapması da yasal olarak mümkün değildir. Usta öğreticilerin, öğretmen görev ve sorumluluğu içinde bağımsız sınıf verilerek değil, ancak bir öğretmen yanında ve onun gözetiminde sınıflarda görevlendirilebilecekleri açıktır” denilmiştir. Bu ifadeyi Milli Eğitim Temel Kanunu ve Talim Terbiye Kurulu Uygulamaları ekseninde değerlendirdiğimizde: Kadrosuz Usta Öğreticiler görev yapacağı sınıfa atanmış sadece bir okul öncesi öğretmeni yanında ve onunla birlikte çalışabilirler.
Açıklanan nedenlerle: Danıştay İkinci Dairesinin Kadrosuz Usta Öğreticilerle ilgili 16.02.2009 - Esas: 2009/377 Kararına istinaden, Milli Eğitim Bakanlığı Okul Öncesi Eğitimi Genel Müdürlüğünün İl Valiliklerine 15.4.2009 tarihinde göndermiş olduğu 1145 sayılı Kadrosuz Usta Öğreticiler konulu genel yazısında belirtili: “kadrosuz usta öğretici olarak görev yapan ve yüksek öğrenim mezunu olmayan usta öğreticilerin, yönetici ve/veya kadrolu/sözleşmeli bir öğretmen nezaretinde kadrosuz usta öğretici olarak görevlerine devam etmelerine” ifadesinin yürütmesinin durdurulması ve iptali istemiyle yurdun çeşitli İllerinde davalar açmış bulunmaktayız.
İleride ekmeğini yiyeceğimiz, yarınlarımızın teminatı T.C Milli Eğitim Bakanlığına karşı böyle davaların açılması bizi de mutlu etmemiştir. Fakat mevzuata aykırı işlem tesis edildiği sürece Yüce Yaratanın kullarına tanıdığı haktan ve T.C Anayasasın da vatandaşlarına verdiği demokratik hak arama hürriyetinden güç alınarak bu şekilde davalar açılmaya devam edilecektir.
Deniliyor ki: “Yüksek öğrenim mezunu olmayan Kadrosuz Usta Öğreticilerin birçoğu taşrada istihdam ediliyor. Biz ücra yerdeki köy – kasaba okullarındaki anasınıf öğretmen açığını ancak böyle kapatabiliyoruz.” Şimdi o idareye sormak gerek, 21. yüzyılda kalkınmış ülkemizde hangi köy - kasabamızda yol, su, elektirik, telefon yok? Hepsinde var. Hatta bir dizüstü bilgisayar ile Ağrı Dağının zirvesinde bile 3G teknolojisi ile mobil internete bağlanılabilinir. Bu beldelere en uzak havalimanın da araçla ortalama 2(iki) saat olduğu hesaplandığında tüm Türkiye 1(bir) saatte avuçlarımızın içinde. Üstelik şuan doğu ve güneydoğunun sayısız köy - kasabalarında yüksekokul mezunu doktor, hemşire, subay, astsubay ve sınıf öğretmenlerimiz canla başla çalıştığı düşünüldüğünde; biz Okul Öncesi Eğitimi Öğretmenliği Mezunları olarak, bayrağımızın dalgalandığı her okulda, Şehit Kanlarının aktığı her toprakta seve seve görev almaya hazırız. Yeter ki bizlere bu imkan sunulsun. Bu imkanın da yetkili idarece bizlere verileceğinden yana ümidimiz tamdır.
2009-2010 Eğitim Öğrenim Sezonunda 30(otuz) ilde okul öncesi eğitiminin zorunlu olacağı kesinleştiğinden, 100 binden fazla okul öncesi öğrencisini ve usta öğreticilik görevlendirilmesinden dolayı atanamayan 30 bin dolayında okul öncesi öğretmen adayını da göz önünde bulundurarak; Sayın Bakanımız Nimet ÇUBUKÇU Hanımefendi ile Genel Müdürümüz Remzi İNANLI Beyefendiden işsizlik ve kadro problemlerimize kalıcı çözümler üretmelerini talep ve arz etmekteyiz. Mayıs 2009
Ad Soyad
İmza
Sevgili Arkadaşlar bu metni okul öncesi mezunları ile paylaşın. Herkes MEB’e özellikle mektup ve faks ile yollasın.
Nimet ÇUBUKÇU Faks: 0312 419 57 72 Adres: T.C Milli Eğitim Bakanlığı - Bakanlıklar / ANKARA
Remzi İNANLI Faks: 0312 418 05 59 Adr: T.C MEB Okul Öncesi Genel MD. Merkez Bina 2. Kat A-Blok Bakanlıklar / ANKARA
nimet.cubukcu(et)meb.gov.tr ve ooegm(et)meb.gov.tr mail adresleri olup tüm okul öncecileri hak aramaya davet ediyoruz.
Usta öğreticiliğin kalkması lazım, onun yerine sözlü mulakat yapılması lazım bence. Anasınıfı öğretmeni okumakla olunmuyor. Bu işi severek yapan, araştırmacı olan, pratik zekalı olan, enerjik olan, konuşması akıcı ve doğru olan, çocukların ruhundan anlayan ve kendi çocuk gibi düşünebilen vs.....kişilerin anasınıfı öğretmeni olması lazım,
hocam kendimizi çocuk gibi düşününcede çevre tarafından hıııhhh şuna bak çocukların içinde kala kala çocuklaşmış deniyor.ben anlamadım nasıl bişey bu.insanı bazen nasıl davranayım çelişkisine sokuyorlar.bence usta öğretilik kalkmamalı ama bizim gibi üniversite mezunu olanlara kadro yani öğremtnelik verildikten sonra kalan boşluklara usta öğreticiler atanmalı.şuan üniversite mezunuym ve 8yıl bitmek üzere öğretmenlik hayatım var kpss belası psikolojimi altüst etmiş durumda bizim yıllardır verdiğimiz emek kazandığımız tecrube öğretmenliğimiz için referans sayılmalı.lise mezunlarıda üniversite okumalı çünkü kendimi örnek vereyim lise bitti hopp öğretmen oldunuz deyip ilçeye gönderdiler.boş sınıf hiç bişey yok sınıfı adam et.sonra öğretmenlerin liseliden öğretmenmi olur aşağılamalarına maruz kal.ben bu tarz insanlara kendimi ispatlamak için uğraşıyordum ama şükür üniversiteyide okudum ve nerkadar çok eksiğim olduğunu gördüm.