Günümüzde çocuklara, erken dönemde zengin bir uyarıcı çevre ve planlanmış etkinlikler sunmanın ne denli önemli olduğu tartışması artık geride kalmış, bunun yerini okul öncesi eğitim hizmetlerinin yaygınlaştırılması ve niteliğinin artırılması konusundaki çalışmalar almıştır. Ülkemizde okul öncesi eğitimdeki okullaşma oranı yeterli olmadığından, Millî Eğitim Bakanlığı kurumsal okul öncesi eğitimi ülke düzeyinde yaygınlaştırmaya çalışmaktadır. Ülkemizde okullaşma oranının yanı sıra, okul öncesi eğitim kurumlarının çoğunlukla sosyo ekonomik yönden gelişmiş bölgelerde ve büyük yerleşim birimlerinde yoğunlaştığı görülmektedir. Bir başka deyişle okul öncesi eğitim, kırsal bölgelerde ve gecekondu yerleşiminin yoğun olduğu bölgelerde çocuklara ulaştırılamamakta, her yıl binlerce çocuk okul öncesi eğitim olanaklarından yararlanamadan ilköğretime başlamaktadır.

Okul öncesi eğitimin yaygınlaştırılması kadar verilen hizmetlerin kalitesi de büyük önem taşımaktadır. Kalite sorununu göz ardı ederek yapılacak yaygınlaştırma çalışmaları gelecekte birçok sorunu da birlikte getirecektir. Okul öncesi eğitimde kaliteli hizmet verebilmek için bu alana yapılacak yatırımların artırılması, sağlıklı politikalar ve planlamaların yapılması kadar personel, fiziksel koşullar ve uygulanan programların niteliğinin geliştirilmesi büyük önem taşımaktadır. Bu nedenle çocukların öğrenmede aktif, seçici, karar verici, öğretmenin ise teşvik edici, öğrenmeyi kolaylaştırıcı bir kişi olarak görev yaptığı çağdaş program anlayışını benimsemek kalitenin artırılmasında katkılar sağlayacaktır.

Çağdaş program yaklaşımlarında etkin öğrenme yöntemi kullanılmaktadır. Etkin öğrenme yönteminde çocuklar seyredip dinlemekle yetinmeyip bu süreci etkin olarak değiştirerek, hareket ederek ve bir şeyler yaparak katılırlar. Etkin öğrenme çocukların bağımsız olarak hareket ettiği ve araştırdığı, malzemeleri serbestçe kullanabildiği ve keşfettiği bir ortamdır. Etkin öğrenme yöntemi çocuklara seçim yapma özgürlüğü tanır. Çocuklar ne yapacağını, nasıl yapacağını, hangi malzemeleri kullanacağına kendileri karar verir. Burada çocukların problem çözme çabalarına öğretmen ve arkadaşları ile iletişim kurmaları, yaratıcı olmalarına izin verilir. Bunun için de çocuklar teşvik edilir. Çocuklara arasında seçim yapabilecekleri malzemeler sunulur. Etkin öğrenmede çocuklar nesneleri özgür bir şekilde kullanır.

Etkin öğrenme yönteminde öğretmenler malzemelerle daha etkin biçimde oynamaya teşvik edecek fikirler öne sürer, etkinlik sırasında çocuklarla iletişim kurar. �Bunu nasıl yaptın, başka ne yapılabilir, bana bununla ilgili ne söyleyebilirsin?� gibi açık uçlu sorular sorar. Çocukların çabalarına destek olur. Onlara bazı şeyleri kendi başlarına keşfetme özgürlüğü tanır, çocukların kendi seçtikleri yolda onlara �ortak� olur. Çocukları birbirlerine yardım etmeleri için teşvik eder (Wheikard, 1990).

Çağdaş yaklaşımlar çocuk merkezlidir (Goffin, 1994). Çocuk merkezli sınıflarda çocuklar aktiftir, sınıflarda özel öğrenme materyalleri kullanılır. Programlar konuya dayalı bilgi içermez, entegre, disiplinler arası konular ele alınır. Ağaçlar, aile, otomobil gibi konularla fen, matematik, dil sanatları entegre olmuştur ve bu konuların öğretilmesi ya da ezberlenmesi çabası yoktur (Tuckman, 1991).