Kuantum Düşünce Tekniği'ni uygulayan herkesin hem stresten kurtulacağı hem de başarıyı yakalayacağı belirtildi.

Konuyla ilgili bir açıklama yapan Psikolog Dr. Mesut Yalçın Güzel, ÖSS imtihanına girecek gençlerin başarılı olup olmama konusunda büyük kaygıları olduğunu, Kuantum Düşünce Tekniği'ni uygulamaları halinde başarılı olma oranlarının artacağını söyledi. Kuantum Düşünce Tekniği ile ilgili bilgiler veren Güzel “Beynimiz bir enerji okyanusu, beyninde oluşturulan olumlu düşünceler tüm beyindeki enerji ile birleşerek daha güçlü bir enerji oluşturur.


Bütün mesele bu enerjiyi istediğimiz, arzu ettiğimiz bir noktaya odaklandırmaktır. Korku-kaygı-stres bu enerjinin önünde bir set, bariyer gibi engeller oluşturur. Kendimizi bir mıknatıs gibi düşünebiliriz. Neyi istediğimizi beynimizde netleştirirsek, o şey bize çekilir. Çünkü olumlu düşünceler manyetik sinyaller yayar. Bu sinyaller eğer başarıya odaklanmış ise çekilir ve bize döner. Çoğu insan istemediği şeyi daha çok düşünür. Mesela şu anda ÖSS'ye girecek olan gençlerin beyninde ya kazanamazsam ya istediğim bölüme giremezsem diye pek çok olumsuz düşünce daha fazladır. Bu olumsuz enerjide katlanarak kişinin beyninde başarının ortaya çıkmasına mani olan bariyerler oluşturur. Oysa bunların yerine çok arzu ettiğimiz bölümü düşünür, hatta bu bölüm ile ilgili hayaller kurup, düşüncelerimizi arzu ettiğimiz bölüme ve başarılı olacağımıza odaklarsak bu düşünce sinyalleri büyük enerji okyanusuna dönüşerek çekim yasası ile bize geri döner” dedi.

Algılanan her şeyi beynin şekillendirdiğini, insanların sahip oldukları olumsuz düşüncelerden dolayı korkuları bulunduğunu kaydeden Güzel şunları söyledi:

“Oysa olumlu düşünceler olumsuz düşüncelerden 100 kat daha güçlüdür. Fakat yanlış tecrübelerimiz ve etrafımızdaki insanların tesiri ile biz olumsuz düşünmeyi beynimizde daha çok işleriz. Bu düşünceler duygularımızı oluşturur, duygular da neyi arzu edersek onu bize çeker. Eğer imtihana girmeden birkaç gün önceden her gün devamlı iyi ve olumlu düşünceleri beynimize işlersek, hislerimiz aracılığı ile bu düşünceler evrene enerji olarak yayılır ve katlanarak bize döner. Merdivenin tümünü görmek fark etmez. İlk adımı attığımızda ve merdivenin sizi çıkaracağına inandığınızda çıkarsınız. Aynı şekilde bir asfalt yolun hedefinize ulaştığına inanıyorsanız sisli bir havada önünüzü 1-2 metre görseniz bile yola devam edersiniz. Aksini düşünürseniz sis olmasa bile yola devam edemezsiniz, tedirgin olursunuz. Düşünce sistemimizin oluştuğu yer olan beynimiz sorunlarımızın da çözüldüğü yerdir. Beynimizde oluşturacağımız olumlu düşünceler ve devamlı bu düşüncelere odaklanmak başarıyı mıknatıs gibi çeker. Bütün mesele bizi sınırlayan düşüncelerimizi açıklayıp bunun yerine başarıyı elde edeceğimizi olumlu düşünceleri beyinde oluşturmaktır. Bu arada öğrencilerin ebeveynleri de bu olumlu düşüncelerin çocuklarında yerleşmesi için onlara takviye olması lazımdır. Kesinlikle ‘başarısızlık yada kazanamazsan ne yaparız' gibi menfi düşünceleri asla çocukları ile konuşmamaları lazımdır. Şöyle demeleri daha faydalı olur; ‘Evladım sen en üst düzeyde çalıştın, beynini kazanmaya hazırladın, artık başarı sana mutlaka geri dönecektir. Biz sana inanıyoruz ve güveniyoruz' Son söz olarak, eğer beyin ve beden enerjimizin farkına varır ve bu enerjimizi kontrol edip, belli hedeflere odaklarsak yaşantımızı da belli bir düzeyde kontrol etmiş oluruz. Zira kontrolsüz güç güç değildir.”

-memurlarnet-