Hukuk Fakültesi ni bitirerek gazetecilik ve öğretmenlik yaptı. Akbaba. Papağan. Güneş, Edebiyat Gazetesi… Gibi dergiler çıkardı. Milletvekilliği yaptı.

Aruz vezninden hece veznine geçtiği şiirleriyle tanınır. Bireysel duyguların hakim olduğu, dörtlüklerden oluşmuş şiirleri yazdı. Yalın ve duru bir Türkçe kullandı Mizah hikayeleri, hiciv, fıkra ve roman türünde eserleri de vardır

orhan_seyfi_orhonEserleri: Şiir: Fırtına ve Kar (1919), Peri Kızı ile Çoban Hikayesi (1919). Gönülden Sesler (1921). Kervan (1964). Hicviyeler (1951).

Roman: Çocuk Adam (1941) Fıkra, hiciv: Kulaktan Kulağa (1943). Düğün Gecesi (1957).

Anadolu Toprağı:

Senelerce sana hasret taşıyan

Bir gönülle kollarına atılsam.

Ben de, bir gün, kucağında yaşayan

Bahtiyarlar arasına katılsam.

Bu bakımsız, en kuytu bir bucağın

Bence İrem Bağı gibi güzeldir.

Bir yıkılmış evin, harap ocağın,

Şu heybetli saraylara bedeldir.

Kadir Mevla’m, eğer senden uzakta

Bana takdir eylemişse ölümü;

Rahat etmem bu yabancı toprakta,

Cennette de avutmam gönlümü.

Anladım ki: Sevda, gençlik, şeref, şan…

Asılsızmış şu yalancı dünyada.

Hasretinle yad ellerde dolaşan

Hızır’ı bulsa yine ermez murada.

Yalnız senin tatlı esen havanda

Kendi milli gururumu sezerim.

Yalnız senin dağında, ya ovanda

Başım gökte, alnım açık gezerim.

Hürüm derim, eskisinden daha hür,

Zincirinle bağlansa da ayağım.

Şimdikinden daha ferah görünür,

Zindanında olsa bile durağım.

Bir gün olup kucağına ulaşsam,

Gözlerimden döksem sevinç yaşını.

Sancağının gölgesinde dolaşsam,

Öpsem, öpsem toprağını taşını!