Anaokulu Çocuğunun En Büyük Endişesi


İş değiştirdiğiniz ya da yeni bir eve taşındığınız zamanları düşünün, eski işinizden ve evinizden ayrılmak ne kadar da zordu değil mi? Halbuki bu yeni işi ya da evi ne kadar da çok istemiştiniz. O halde nedir bu durumu bu kadar zorlaştıran? Sorunun cevabı açık; bağlılık duygumuz!

Bağlılık duygusu yetişkinlerde olduğu gibi çocuklarda da görülüyor. Ancak küçük yaşlardaki çocuklarda görülen bağlılık duygusu aile bireyleri ve bazı özel nesnelerle (oyuncaklar, battaniye...) sınırlı. Bu nedenle çocuğunuzun sizden ya da çok sevdiği bir oyuncağından ayrılırken sergilediği tüm olumsuz davranışlar onun zor karakterinden ya da normal dışı gelişiminden dolayı değil, yoğun biçimde hissettiği bağımlılık duygusundan!

Bağımlılık duygusu ömür boyu süren bir duygudur, her zaman her yerde hissedilebilir. Ancak hayatımızı incelediğimizde bağımlılık duygusunun en yoğun yaşandığı döneme çocukluk yıllarında rastlanır. Çünkü bu dönem okula başlanılan ilk yılları kapsamaktadır. Çocuklar ilk defa bu dönemde ailelerinde ayrılır ve günlerinin büyük bir kısmını hiç tanımadıkları bir yerde, hiç tanımadıkları insanlarla beraber geçirirler. Okula başlamak çoğu çocuk için oldukça zor dönemlerin başlangıcı anlamına gelir. Okulda çocuklar kendilerini yalnız hissederler ve ailelerinden ayrılmak istemezler.

Eğer sizin çocuğunuz da okula yeni başlayacaksa bu tip sorunları siz de yaşayabilirsiniz. Tabii bu sorunları yaşamamak ya da sayısını olabildiğince azaltmak sizin elinizde. Nasıl mı?

Neler Yapabilirsiniz?

?Çocuğunuzu göndereceğiniz okulu iyi tanıyın, sizin aklınızda oluşabilecek en ufak bir güven problemi çocuğunuza da yansıyacaktır, bu durum da onun hissettiği ayrılma endişesini tetikleyecektir.

?Çocuğunuzun mizacına göre hareket edin. Bazı çocuklar uyum sağlamak ve ayrılmak konusunda diğer çocuklara göre daha fazla zorluk çekebilir, bu nedenle çocuğunuzu zorlamaya çalışmayın, sabırlı olun ve öğretmeni ile iş birliği yapmaya çalışın.

?Ona, anaokuluna gittiğinde yakalayacağı bir çok fırsattan bahsedin. Yeni arkadaşlarla tanışacağından, yeni oyuncaklarla oynayabileceğinden söz edin.

?Anaokuluna gitmeye başlamadan önce kayıt yaptıracağınız okula ön ziyaretler yapın, böylece çocuğunuz hem okul ortamı hakkında fikir sahibi olmuş olacak hem de okula başladığında tanıdığı insanlarla beraber olacaktır.

?Genellikle aileler çocukları ayrılma problemi çektiğinde kendilerini suçlamaya başlarlar, oysa bu davranış hem kendiniz hem de çocuğunuz için gereksiz bir stresin kaynağı olabiliyor, bu nedenle böyle bir tutum içine girmektense rahat olup çocuğunuza okulun ne kadar güvenli bir yer olduğunu ve çıkışta onu mutlaka almaya geleceğinizi anlatmaya çalışın.

?Eğer çocuğunuz okula giderken sevdiği bir oyuncağını ya da battaniyesini götürmek isterse itiraz etmeyin, çünkü o nesnenin varlığı çocuğunuza güven verecektir. Bu durum anaokulu eğitimcileri tarafından normal karşılanacağı için endişe duymanıza da gerek yoktur.

?Çocuklarınızla konuşun ve onların konu hakkındaki hislerini öğrenmeye çalışın, çocuğunuzun gerçekten ayrılma endişesi hissedip hissetmediğini ancak bu şekilde anlayabilirsiniz. Bazen çocuklar farklı nedenlerden o okula gitmek istemeyebilirler, eğer isteksizliğinin nedenini gerçekten anlamaz ve okula gitmesi konusunda ısrarcı olursanız çocuğunuzun eğitimi olumsuz etkilenebilir.

?Çocuğunuzu yolladığınız okulda yardımcı öğretmenler varsa onlardan yardım isteyebilirsiniz, bu öğretmenler ilk haftalarda sadece sizin çocuğunuzla ilgilenecek ve çocuğunuzun okula adapte olmasına yardımcı olacaktır.

?Bazı okullar çocuğunuzla beraber bir süre okulda kalmanıza izin verebilir, eğer böyle bir fırsata sahip olursanız öğretmenleri ve çocuğunuzu zor durumda bırakmamaya çalışın ve sınıfta bulunduğunuz her an çocuğunuzu sınıf aktivitelerine katılımcı olması için cesaretlendirin.

?Çocuğunuza okuldan ayrılırken mutlaka "hoşçakal" deyin. Aksi takdirde çocuğunuz ne zaman gittiğinizi anlamayacak ve sonraki günler içinde ayrılamama problemi yaşayacaktır.

alıntı