İNSANLIĞIN BİTTİĞİ YER FİLİSTİN
İnsanı insan yapan en büyük erdemlerden biri de acıma hissidir şüphesiz. Onu kaybettik mi vicdanın tükendiği noktaya gelmişiz demektir. Dünya düzeninin işleyişinde her duygu önemli bir paya sahiptir çünkü. Her insan gibi…

Umut hep var olmalıdır mesela. Bir gün gelip de parklarda doyasıya oynayacaklarını, gökyüzüne özgürcesine uçurtma gönderebileceklerini hayal edebilmelidir tüm çocuklar. Ve yüreğinde şefkat taşıyabilmeli her insan. Dünya’nın başka yerlerinde birileri kan ağlarken, evlere bombalar yağarken, bunun bir oyun olup olmadığını anlamaya çalışan çocuklar öldürülürken, onlar için iki damla gözyaşı dökebilmeli; onlardan daha uzak ve daha şanslı olanlar.

Oysa onların hiçbir suçu yok, talihsiz bir coğrafyada doğmuş olmaları dışında. Onlar sadece sabah oldu mu çantaları ve fakir kıyafetleriyle okul yoluna koyulup, okul bittikten sonra da kovalamaca oynamak derdindeydiler. Şimdi tek emelleri biraz daha yaşayabilmek… Sadece yaşayabilmek…

Çocuk, dünyanın her yerinde çocuktur oysa. Tanrı’nın yeryüzüne rahmetlerindendir. Yitirilmiş duyguların son taşıyıcılarıdır onlar; masumiyetin başkentinde oturanlardır.

Kanla ıslanmış hangi toprak vardır ki, ıslatanlara yar olsun? Toprağa düşmüş hangi fidan, kendisinden sonraki her şeyi anlamsızlaştırmamıştır?

Şafak sökmek üzere bir kez daha... Yepyeni umutlarla yepyeni bir gün daha doğacak geri kalanlarımız için. Biliyorum ki, çoğunuzun yüreğinde adını koyamadığınız bir acı vardır onlardan yana. Beni soracak olursanız; öfkeliyim, çaresizim, insanlığım acıyor.

Bu satırlarım, insanlığının sesini unutanlara serzenişimdir.

Umutla ve sevgiyle kalın...

NOT:VİCDANSIZLIK EN BÜYÜK AHLAKSIZLIKTIR VİCDANINIZLA AHLAKINIZI TERBİYE ETMEYİN VEFASIZ ALEM...