Çocukların doğaya doğanın da çocuklara ihtiyacı var!


             

Ä°letiÅŸim


 05xx xxx xx xx


vbnetron


[email protected]

×

Çocukların doğaya doğanın da çocuklara ihtiyacı var!

  • #1
    Arz
    Arz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    13.Mart.2009
    Nereden
    harikalar diyarı...
    Mesajlar
    7,853
    @Arz



    Çocukların doğaya doğanın da çocuklara ihtiyacı var!





    Çocukların doğaya,doğanın da çocuklara ihtiyacı var!

    Pek çoğumuz çocukluğumuzda sokakta açık havada saatlerce oynadığımız günleri hatırlarız. Bisiklete biner, ağaçlara tırmanır, arka bahçede çukurlar kazar, bulduğumuz taş, kozalak, çer çöpü biriktirir, onlardan yeni şeyler yapardık. Bahçedeki tomurcukları, yabani otları, böcekleri incelerdik. Sabahtan akşama kadar biri bizi eve çağırana kadar kaygısızca, dertsiz tasasız oynayan çocuklardık. Mutlu Çocuklar!



    Dertsiz tasasız deyince yanlış anlaşılmasın. Elbette bizim de önemsediğimiz şeyler vardı.

    Yavru kedi ya da köpeklere bahçede yuva yapar evden getirdiğimiz yiyeceklerle beslerdik. Yaz günlerinin o kavurucu sıcaklarında kurumasınlar diye aramızda paylaştığımız sokağımızın ağaçlarını her akşam kovayla su taşır sulardık.

    Kışın karlı günlerinde yiyecek bulamayan kuşlara ekmek kırıntıları bıraktığımız köşeler vardı, yazın okulumuzun bahçesinde, yuvalarına uzun yollar halinde yürüyen karıncalarla ay çekirdeklerimizi paylaşırdık. Kısacası sokakta oynamak ve dolayısıyla doğayla doğal olarak iç içe olmak hayatımızın doğal bir parçası olmuştu. Doğayla aramızda bir bağ oluşmuştu.

    Ne yazık ki bugünün çocuklarına baktığımızda doğayla ilgili deneyimlerinin olmadığını görüyoruz. Bırakın doğayı sokakta ya da parkta açık havada oynayamayan çocuklar var. Onların bir etkinlikten diğer etkinliğe koşturdukları oldukça yoğun bir programları var. Sebebi her ne olursa olsun, ister ailelerin ve çocukların zamansızlıkları, ister oyun alanlarının azalması, sokakların trafik açısından güvenilir yerler olmaması, ister annelerin açık havada koşunca çocuğum terler, üşütür endişeleri, ya da son senelerde ortaya çıkan hayvan ya da haşerelerden geçen hastalıklar, sonuç olarak çocukların artık özgürce serbest bir şekilde sokakta ya da parklarda oynamasına engel oluyor. Çocuklar gittikçe sokaklarındaki doğadan uzaklaşıyorlar. Televizyon, bilgisayar ekranları ve alışveriş merkezleri çocukların en büyük oyun alanları haline geldi. Kısacası son yıllarda hızla değişen ailelerin yaşam tarzı ve tempoları çocukları olumsuz yönde etkilemeye başladı. Çocuklarda aşırı kilo ve kolestrol gibi sağlık problemleri, duygusal tatminsizlikler, hırçınlıklar, aşırı hareketlilik, dikkat eksikliği ile ilgili problemler, zayıflayan sosyal beceriler ve hatta küçük yaşta ortaya çıkan depresyonlar gibi.

    Çocukların doğaya ihtiyaçları var. Onların açık havada özgürce oynamaya, koşmaya, görmeye, dokunmaya, koklamaya, keşfetmeye ihtiyaçları var. Zihinsel, duygusal ve bedensel gelişimleri için doğaya ihtiyaçları var. Öğrenmek için doğaya ihtiyaçları var. Doğada, dışarıda, açık havada içinde bulundukları ortam ve koşullara göre ne yapmaları gerektiğine kendi başlarına karar verebilmeleri için, diğer bir deyişle kendilerini her şartta koruyabilmek için doğaya ihtiyaçları var. Sağlıklı olabilmek için doğaya ihtiyaçları var. Hayata hazırlanabilmek için doğaya ihtiyaçları var.

    AÇIK HAVADA OYNAYAN ÇOCUKLAR DAHA YARATICI

    “Açık havada zaman geçirmenin çocuklara yararları” üzerine büyük bir araştırma başlatan Filedelfiya Çocuk Hastanesi, Gastroenteroloji ve Beslenme Bölümü doktorlarından Dr. Burdette ve Whitaker, düzenli olarak açık havada oynama şansı verilen çocukların sadece fiziksel açıdan gelişmediklerini söylüyorlar. Aynı zamanda hayal güçleri daha kuvvetli, daha yaratıcı ve işbirliğine daha yatkın çocuklar olduklarını ifade ediyorlar. Yale Üniversitesi Doğa Bilimi Profesörlerinden Dr. Kellet konuyla ilgili yapılan araştırmaların açık havada, doğada düzenli olarak zaman geçiren çocukların stressiz ve dikkat süreleri daha uzun çocuklar olduğunu söylüyor.

    DOĞANIN DA ÇOCUKLARA İHTİYACI VAR

    Çocuklar daha küçük yaştan doğayla bağ kurmaz, doğayı tanımaz, sevmezse gelecekte doğayla ilgili sorunlarla kim ilgilenecek? Kim nesli tükenmekte olan hayvan ve bitkiler için endişelenecek? Kim küresel ısınmayla, çevre ve doğa kirliliği ile ilgilenecek? Kim çalıştığı yerde, mahallesinde geri dönüşümü başlatacak? Kim bilecek sazlık alanların pek çok canlıya ev sahipliği yaptığını ve bu nedenle korunması gerektiğini. Böylece doğadaki yaşam döngüsünün de korunduğunu ve bunun çevre için çok önemli olduğunu.

    Geçen sene bir grup anaokulu öğrencisiyle yıl boyunca yaptığımız doğa eğitim programının ilk günlerinde sadece çocukların değil ailelerin de doğaya yabancı olduklarını fark ettim. Eğitimin başında, alışık olmadıkları için tohum ekmek için toprağa bile dokunmaktan ürken, doğada yürüyüş yapmaktan çekinen, böceklerin uzağından bile korkarak geçen çocuklar kısa bir süre sonra deneyim ve bilgi sahibi olmaya başladıkça doğa eğitim günlerini heyecanla beklemeye başladılar. Doğa hiçbir yerde oluşturulamaz bir eğitim ortamı oldu onlar için. Doğa zekası başta olmak üzere diğer tüm zeka alanlarını kullanabilme imkanı buldular. Hayatları boyunca unutamayacakları deneyimler kazandılar. Sadece çocuklar için değil, hepimiz için “Öğrenmek Hiç Bu Kadar Zevkli Olmamıştı”.


    Çocukların, gördükleri ve öğrendikleri şeyler karşısında hayranlık duygusu yaşadıklarını, keşfettikçe öğrenmekten daha çok zevk aldıklarını, gözlemlediklerini, heyecan ve hayranlık içinde, öğretmen, arkadaş ve aileleriyle paylaştıklarını, doğadaki ritmi ve döngüyü anlayarak deneyimler kazanmaya başladıklarını, doğaya değer verdiklerini ve doğada birbirleriyle işbirliği içinde olmaya özen gösterdiklerini ve konuya uzun süre odaklandıklarını, dikkat sürelerinin arttığını gözlemlemek de biz eğitimciler için çok heyecan verici oldu.

    Araştırmalar deneyim ve bilgileri sadece iki duyuyu kullanarak kazanan çocukların (televizyon ya da bilgisayar ekranı ve kitaplar) algılama becerilerinin yeterince gelişmediğini söylemekte. Çocuklar duyularının hepsini kullanabildikleri ortamda daha kolay, kalıcı ve hızlı öğrenebilmektedirler.



    AÇIK HAVA BAĞIŞIKLIK SİSTEMİMİZ İÇİN HAYATİ ÖNEM TAŞIYOR

    Yine buna ek olarak bazı araştırmalar açık havada ışığın, bağışıklık sistemimiz için hayati önem taşıyan ve biyolojik saatimizi ayarlayan, beynin bir parçası olan epifiz bezini uyararak bizim mutlu olmamızı sağladığını da gösteriyor. Açık havada ışık, vitamin D sentezi sağlayan etkisiyle öğrenmeyi ve üretkenliği artırıyor.

    Öğrenmekten zevk alan, heyecan duyan, meraklı, araştırmacı, gözlem yapan, çözümler üretebilen, doğa ve diğer tüm zeka alanlarını aktif şekilde kullanabilen, daha sağlıklı, yaratıcı, stressiz, mutlu, çevre ve doğaya önem veren çocuklar yetiştirebilmek için biz eğitimcilerin, anne ve babaların çocukları doğayla buluşturması ve doğayla bağ kurmalarını sağlaması gerekmektedir. İçerde hiç çocuk kalmasın, onları açık havaya çıkarın, hem de bugün ŞİMDİ.

    NURAN AKKILIÇ KANSU- Eğitim danışmanı

    kaynak:https://www.ntvmsnbc.com
    Konu Arz tarafından (05.Mayıs.2009 Saat 19:33 ) değiştirilmiştir. Sebep: bilgi eklendi.
    En güzel şeylerden biri unutmak . Unuttum gitti lafı vardır. Unutulan şey gider hakikaten. Solar, üzerine su serpilmemiş sebzeler gibi porsur. Çocuk gibi kalırsın. Bugünü bilirsin. Bazı şeyleri hatırlayamıyorum, en azından duygusunu. Temize çekmişim defterleri. Temizim. Herkes unutsa, hep yeniden başlansa. Çünkü her şey değişiyor zaten. Unutmamak demode oluyor bir şekilde . . .

  • #2
    Emine TURAN TUNÇ - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    21.Mart.2009
    Nereden
    İSTANBUL
    Mesajlar
    28,261
    @Emine TURAN TUNÇ







    kesinlikle katılıyorum.
    çocuklar kadar bizim de ihityacımız var..
    ben şanslıyım beykoz gibi muhteşem bir ilçede yaşıyorum..
    kasrlarımız, boğazımız, yeşilimiz, doğayla içiçeyiz...

  • #3
    Arz
    Arz - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    13.Mart.2009
    Nereden
    harikalar diyarı...
    Mesajlar
    7,853
    @Arz







    Alıntı emineturantunc Nickli Üyeden Alıntı Mesajı göster
    kesinlikle katılıyorum.
    çocuklar kadar bizim de ihityacımız var..
    ben şanslıyım beykoz gibi muhteşem bir ilçede yaşıyorum..
    kasrlarımız, boğazımız, yeşilimiz, doğayla içiçeyiz...
    Evet sadece çocuklar için değil her yaştan insna için geçerli bu.
    ama çocuklar taa küçük yaşlardan doğayla iç içe olmalıdır.
    bende şanslıyım.şehir içinden uzakta yaşıyorum,havası çok temiz özellikle.
    çok yeşil olmasa da idare ediyoruz
    şanslıymışsınız valla hocam...
    En güzel şeylerden biri unutmak . Unuttum gitti lafı vardır. Unutulan şey gider hakikaten. Solar, üzerine su serpilmemiş sebzeler gibi porsur. Çocuk gibi kalırsın. Bugünü bilirsin. Bazı şeyleri hatırlayamıyorum, en azından duygusunu. Temize çekmişim defterleri. Temizim. Herkes unutsa, hep yeniden başlansa. Çünkü her şey değişiyor zaten. Unutmamak demode oluyor bir şekilde . . .

  • YORUM BIRAKMAK İÇİN ÜYE OLMALISINIZ !

    ÜYE OLMAK İÇİN TIKLA

    Benzer Konular

    1. doğaya saygı
      Konu Sahibi berfinelif Forum ETKİNLİK İSTEKLERİNİZ
      Cevap: 0
      Son Mesaj : 17.Kasım.2011, 13:27
    2. Çocuklara tiyatro (okul öncesi çocuklara yönelik hazırlanmış)
      Konu Sahibi Emine TURAN TUNÇ Forum TİYATRO
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 13.Aralık.2010, 21:24
    3. kavram ihtiyacı
      Konu Sahibi BURCU-BAŞKAL Forum ETKİNLİK İSTEKLERİNİZ
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 10.Haziran.2010, 23:38
    4. Cevap: 2
      Son Mesaj : 03.Mart.2010, 23:51
    5. doğaya bakış-1
      Konu Sahibi okyanus__ Forum AMATÖR FOTOĞRAF ÇEKİMLERİNİZ
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 02.Ağustos.2009, 01:19

    Yetkileriniz

    • Konu Acma Yetkiniz Yok
    • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
    •  

    Giriş

    Facebook ile Baglan Giriş