Milli Eğitim Bakanı Ömer Dinçer, dün bir televizyon kanalında Güneydoğu’da görev yapan ücretli öğretmenlerin “PKK propagandası” yaptığını iddia ederek, bölgede görev yapan bütün ücretli öğretmenleri suçlayan, onları hedef haline getiren açıklamalarda bulunmuştur.

Eğitimden sorumlu bir bakanın, kendi yarattıkları ücretli öğretmenlik sisteminin olumsuzluklarını görmezden gelip, kadrolu olarak atanamadıkları için üç kuruş paraya ücretli öğretmenlik yapan binlerce ücretli öğretmene karşı böyle bir suçlamada bulunması dikkat çekicidir. Bu sağlıksız ve son derece tehlikeli yaklaşımı, AKP Hükümeti’nin kendisi gibi düşünmeyen herkesi “potansiyel tehdit” olarak görmesi, bölge insanlarına yönelik ayrımcı ve dışlayıcı yaklaşımın somut bir yansımasıdır.

Eğitim sistemi içinde iş güvencesiz olarak, her türlü mali, sosyal ve özlük haklarından yoksun olarak çalıştırılan ücretli öğretmenlerin sigortaları eksik yatırılmakta, okullarda her türlü angarya işler onların sırtına yıkılmaktadır. Milli Eğitim Bakanı’nın böylesine büyük bir sorunu çözmek için somut adımlar atmak yerine daha önce yaptığı gibi yine öğretmenleri suçlaması, Bakan’ın eğitimin ve eğitim emekçilerinin sorunlarını çözmekten ne kadar uzak olduğunu bir kez daha göstermiştir.

Milli Eğitim Bakanlığı, 300 bini aşkın ataması yapılmamış öğretmen bulunmasını “fırsata çevirerek” ücretli öğretmenlik uygulamasını bütün illerde, özellikle yoksul, emekçi ailelerin yaşadığı şehir ve semtlerde yaygınlaştırmıştır. Ücretli öğretmen uygulamasının yoğun olarak uygulandığı bölgelerden birisi de Güneydoğu Anadolu bölgesidir.

MEB verilerine göre, 2011-2012 Eğitim-Öğretim Yılı’nda Ş.Urfa’da 2.662, Diyarbakır’da 1.558, Mardin’de 817, Şırnak’ta 794, Adıyaman’da 620, Siirt’te 520, Batman’da 493 ücretli öğretmen istihdam edilmektedir. Sayın Bakan’ın ifadesine inanacak olursak, söz konusu ifadeyi bütün bu illerde çalışan ücretli öğretmenlerle ilgili suç duyurusu olarak kabul etmek ve 10 binin üzerindeki ücretli öğretmeni tutuklamak gerekecektir. Milli Eğitim Bakanı’nın açıklaması, daha önceki pek çok açıklaması gibi, büyük bir talihsizliktir.

Ömer Dinçer, başta Van olmak üzere, bölgede büyük fedakarlıklarla görev yapan ücretli öğretmenlerden özür dilemelidir. Milli Eğitim Bakanı, kadrolu öğretmenlerle aynı işi yaptıkları halde hiçbir sosyal ve özlük hakları olmayan ücretli öğretmenleri suçlayacağına onların sorunlarını anlamaya çalışmalı ve ücretli öğretmenlik uygulamasını kaldırarak, herkesin kadrolu ve güvenceli çalışması için gerekli adımları atmalıdır.
alıntı