Merhaba arkadaşlar okuduklarımdan sonra 8 sene farklı farklı usta öğreticilerle çalışmış kadrolu biri olarak bende görüşlerimi belirtmek istedim. Elbette ki her meslek grubunda iyi örneklerde kötü örnekler de bulmak ve karşılaşmak mümkündür. Bunu kadrolular yapıyor ya da şunu sözleşmeliler yapıyor diye sınıflandırmak çok yanlış bence. Neticede bireysel konular bunlar. İnanın ben de bu sene usta öğretici arkadaşımla o kadar iyi bir çalışma ortamı yakaladım ki arkadaşım görevini bitirip okuldan ayrıldı ama hala görüşüyoruz. Kişilik meselesi bence. Ama geçen yıl çalıştığım usta öğretici arkadaşımın arkasından da onun doldurmadığı ruhsal dosyaları, sınıf defteri vb. ben doldurmak zorunda kalmıştım ve çok söylenmiştim kendisine doldurmadan gittiği için. Usta öğreticilerin içinde de bu iş bu kadar paraya ancak bu kadar yapılır diyenlerle de karşılaştım, meslek ahlakına imrenerek baktığım kişilerle de karşılaştım. Bunu kadro tipinden çok aile terbiyesi, kişilik, karakter, vb durumlara bağlamak lazım. Neticede MEB karaktersizleri kadrolu atayayım demiyor. Son olarak öğretmenlik mesleği (kadrolu sözleşmeli diye)bu kadar karalanmamalı diye düşünüyorum kişinin kendisinin karalanmasının daha doğru olacağı kanaatindeyim. En azında bu tür forumlarda bu olaylar anlatılırken bu sene çalıştığım öğretmen ile........... yaşadım diye kadro tipi belirtilmeden anlatılması daha doğru olur. Çünkü yaşananlar o kişiyi bağlar ona verilmiş kadroyu değil.