ADIM SEDA DOĞUMYERİ ELAZIĞ MERKEZ İLKOKUL 5 E KADAR (ESKİDEN 5E KADARDI MALUM YAŞLI OLDUĞUM İÇİN ) HAKKARİ MERKEZ CUMHURİYET İLKOKULUNDA OKUDUM.ORTAOKUL 1.SINIF ELAZIĞ SIDIKA AVAR KIZMESLEK LİSESİ ORTA 2 VE 3 GAZİANTEP OZAMANKİ ADI ŞEHİTKAMİLDİ GALİBA ŞUANKİ HACI BAKBAK KIZMESLEK LİSESİ VE LİSE YİNE ELAZIĞ SIDIKA AVAR KIZMESLEK LİSESİ.LİSEDEKİ HOCALARIMA ÇOKŞEY BORÇLUYUM ÖZELLİKLEDE ŞENAY DABAKOĞLU HOCAMA.(ELLERİNDENÖPERİM)LİSEDEN SONRA HEMEN ÖSS VE 18 YAŞINDA ÖĞRETMENLİK HAYATINA KADROSUZ USTA ÖĞRETİCİ OLARAK GİRİŞ YAPTIM 8YILLIK ÖĞRETMENLİK HAYATIM VAR BU SEKİZYILİÇİNDE AÖF Yİ OKUYUP MEZUNOLDUM VE HALA ELAZIĞDAYIM HAYAT BİR RÜZGAR BİZDE YAPRAKSAK SAVRULARAK HAYATI NOKTALAMAK ŞART ....BİLMEM HAYAT NE GETİRİR AMA BEN HEMEN HEMEN 2 YILDIR AYNI TEKDÜZE YAŞAMDAYIM VE BUNALMAYA BAŞLADIM ELAZIĞ BENİ BUNALTIYOR BAKALIM NE OLACAK SONUM....NEYSE İÇİNİZİ KARATMAYAYIM YA ÖNCEKİ SİTEDE BENDE VARDIM VE ŞİMDİ BURDAYIM VE İNŞALLAH EN KISA ZAMANDA GÜZEL PAYLAŞIMLARDA BUŞLUNACAĞIM GÖRÜŞMEKÜZERE.....

BU ARADA 1983 DOĞUMLUYUM BU KADAR 86 89 DOĞULU OLANLARIN ARASINDA KENDİMİ YAŞLI HİSSETTİM.

öncelikle hoşgeldiniz,yaşlı psikolijisine girmek için biraz erken değilmiooo daha çok erken yaşlı deyince bende daha fazla olduğunu düşünmüştüm okuyunca şasırdım,güzel arkadaşlıklara

TURKUAZ E arkadaşım öyle bir zamanda yaşıyoruz ki lise bitti hemen işe başladım öyle insanlar ve olaylarla karşılaştımki olgunlaşmanın büyümenin gençliğin ne olduğunu anlayamadım resmen yaşlandım ders çalışmak istemiyorum oyüzden HEP SÖYLERİM ARKADAŞLARIMADA VELİLERİMEDE ÖYLE BİR EĞİTİM SİSTEMİ VARKİ ŞUANDA ÇOCUKLAR RESMEN YARIŞ ATI GİBİ YARIŞTIRILIYOR HER ŞEY SINAV GENÇLER İÇİN LİSEYE KADAR HEP SINAV LİSE BİTİYOR BİR ÜNİVERSİTE OKUMAK ZORUNDASIN MESLEK SAHİBİ OLUYORUM DİYORSUN OKUDUĞUN ÜNİVERSİTEYİ KPSS GİBİ SAÇMA BİR SINAVLA TESCİL ETTİRMEK ZORUNDASIN BU ÜNİVERSİTE BİTTİ AMA BAKALIM SEN BU İŞİ YAPACAK DURUMDAMISIN HELE ŞU KPSS Yİ BİR GEÇ???????? SORU İŞARETİ ÇÜNKÜ İNSANLARIN UMUTLARI VE GELECEKLERİ İLE OYNANIYOR.OYÜZDEN İNSANLAR SEVMEDİKLERİ MESLEKLERİ TERCİH EDİYOR VE SEVMEDEN YAPILAN BİR İŞTEN NEKADAR VERİM SAĞLANIR YADA SEVİLMEDEN YAPILAN BİR İŞ EN FAZLA KAÇYIL SÜRDÜRÜLEBİLİR???YANİ ANLATMAK İSTEDİĞİM GENÇLİK YAŞI İLERLEMEDEN YAŞLANMADAN İHTİYARLIYOR.BEN İLK İŞE BAŞLADIĞIM YILI HATIRLIYORUM BİR HAVA BENDE EEE LİSE BİTTİ ÖĞRETMEN OLDUM ÖSS YİDE KAZANMIŞIM AİLEM HERKESE ÖVÜNEREK BİZİM KIZ ÖĞRETMEN OLDU DİYOR ŞU AN 8YILLIK ÖĞRETMENLİK HAYATIM VAR 8 YIL DOLACAK AMA KADROM YOK!!!!!!!!!! NİYE KPSS DE TEPE TAKLAK ÇAKILDIĞIM İÇİN LİSEDE MESLEKİ EĞİTİM ALIP TEMELİM ATILMADIĞI İÇİN ŞU AN TEMEL BİLGİLERDEN SINAVA GİRMEK ZORUNDA KALDIĞIM İÇİN.OKADAR SIKILDIMKİ USTA ÖĞRETİCİ KAVRAMINDAN BİZDE ANLAŞARAK EVLİLİK YOK MAL GİBİ GELEN GÖRÜCÜNÜN KARŞISINA ÇIKIYORUZ ( BUNU KENDİM YAŞADIĞIM İÇİN BİZİM AİLEDE BÖYLE OLDUĞU İÇİN SÖYLÜYORUM YANLIŞ ANLAŞILMASIN ELAZIĞIN TAMAMINDA BÖYLE DEĞİL) GELENLER ÖĞRETMEN DİYE GELİYOR 8 YILDIR ÇALIŞIYORUM HİÇ BOŞ KALMADIM OYÜZDEN KADROSUZ OLABİLECEĞİM İNSANLARIN AKLINA GELMİYOR GELİYORLAR İYİ GÜZEL FALAN DİYORLAR BEN KADROSUZUM DEDİĞİMDE SURATLAR DEĞİŞİYOR GİDİŞ O GİDİŞ ZAMAN ÖYLE BİR ZAMAN OLMUŞ Kİ İNSANLAR AHLAK,İMAN,TERBİYE NEDİR DÜŞÜNMÜYOR PARA VARSA TAMAM İNSANLAR BİZLERİ BANKAMATİK GİBİ GÖRÜYOR.ARTIK ZAMAN ÇOK KÖTÜ OLMUŞ İNSANLAR HİÇ DÜŞÜNMÜYOR BEN KENDİME EŞ SEÇİYORSAM KADINSA ÇOCUKLARIMA BABA ERKEKSE ÇOCUKLARIMA ANNNE SEÇİYORUM BU BANA İYİ BİR EŞ OLACAKMI YADA İYİ ANALIK BABALIK YAPACAKMI YOK !!!!!!!!!!İNSANLAR MAAŞ İÇİN EVLENİYOR 2 AY SONRA BOŞANIYOR.NİYE KADER DENİYOR KADIN ERKEĞİ ERKEK KADINI SUÇLUYOR OYÜZDEN BEN VELİLERİME HAP BUNLARI ANLATIYORUM LÜTFEN ÇOCUKLARINIZIN TEMELİNİ İYİ OLUŞTURN.BELKİ YAZDIKLARIM ÇOK KARIŞIK OLDU BİRANDA FARKLI YERLERE ATLADIM AMA ÇOK DOLUYUM ARTI K KADROLU OLMAK İSTİYORUM.İNSANLARA İYİ BİR CEVAP VEREBİLMEK İÇİN.

bluecars2 Nickli Üyeden Alıntı

TURKUAZ E arkadaşım öyle bir zamanda yaşıyoruz ki lise bitti hemen işe başladım öyle insanlar ve olaylarla karşılaştımki olgunlaşmanın büyümenin gençliğin ne olduğunu anlayamadım resmen yaşlandım ders çalışmak istemiyorum oyüzden

sana kesinlikle katılıyorum canım bu konuda,yaşadıklarımız olgunlaştırıyor bizi,hayat mücadelesi gerçekten zor,bir yerlere gelebilmek kolay değil,sen yine bi bakıma şanslısın öğretmen olmuşsun bir mesleğin var sana imrendim desem bilmem kızarmısın bana...ben 23 yaşındayım ve dönüp arkama baktığımda diyorum kendi kendime ne yaptın şimdiye kadar diye?cvp hiçbişey...sadece yaşam koşullarımı iyileştirmeye çalıştım,onuda istediğim duruma getiremedim ya neyse,kısacası düşündüklerim bile olmadı...neyse canım senin daha fazla canını sıkmayayım ben...dilerim istediğin herşey gönlünce olsun,mücadelenin meyvelerini en iyi şekilde topla,hep mutlu ol,şans her zaman yanında olsun canım...(çok konuştum kusura bakma )

orta yaş deyince bende 35 yaş zannettim hocam..83lü doğum daha gençsiniz..öyle hissetmeyin
aramıza hoş geldiniz..sizi burda görmekten mutluluk duyduk..
başarılar..

hüsna hocam ne söyleseniz haklısınız,herşeyi o kadar güzel anlattınız ki diyecek söz bulamadım şimdi,ama hayat hikayenizi dinlemek isterim yaniyavaş yavaş sizin gibi düşünmeye başlıyorum bluecards2 arkadaşımada aynı dileklerde bulunuyorum,iyiki varsınız hocam tşkler kendi adıma sözleriniz için

hocam demekki benim yapmam gereken çok şey var daha ooo,yolun başındayım daha,insan isteyince herşeyi yaparmış hocam sizde buna en güzel örneksiniz.inş herşey gönlünüzce olur.desteğiniz için tşkler,hayatta pes etmemek gerekiyor bunu anladım yoksa yenilirsin,yeniden başlıyorum sizin dediğiniz gibi ya bu deveyi güdeceksin ya bu diyardan gideceksin...kucak dolusu sevgiler

hüsna hocam bukadar kızacağınızı bilsem yazmazdım öyle tamam ben halime şükrediyorum ama çok yıprandım gerçekten.desteğiniziçin teşekkürler.herkesein hayatı farklı ama ben daha bir tuhaf yaşıyorum hayatı ..................keşke dertleşecek birileri olsa

bu yazıyı nerden aldım bilmiyorum ama velilerime dağıtmıştım şimdi burda paylaşmak istiyorum yazıyı her fırsatta okuyup birazdaha ferahlıyorum inancım olmasa hayatım çoktan biterdi.şükür inançlıyım.işte o yazı
Güne "Çok iyiyim, çok şükür" diyerek başlayın...>> Prof. Yıldız Batırbaygil Beyin öyle bir güçtür ki.. Kafadan geçen her düşüncenin Allah katında bir talep olduğuna inanıyorum. İyi şey ister, güzel şeyler düşünürseniz cevabı aynen öyle gelir. Ama hep korku ve kuşkuyla yaşarsanız aynen bunları da çağırırsınız.Trafik kazasından korkan insanlar hep kazaya uğrarlar. Eğer siz korkuyla yola çıkar ve hep bunu beyninizde kurgulayıp etrafa negatif enerji yayarsanız mutlaka şoföre kaza yaptırırsınız ama arabayı siz kullanıyorsanız ve böyle korkularınız varsa eğer sakın araba kullanmayın… Çocuğuna aşırı korumalı ana ve babalarının çocuklarına hep bir şeyler olur yani biri bir taş atsa bile gelir sizin çocuğunuzun kafasını bulur o zaman siz şunu düşünürsünüz –onu kollayıp korumasam hep başına olumsuz şeyler geliyor – Neden acaba ? Bu tıpkı (yumurtamı tavuktan çıkar, yoksa tavuk mu)'yu andırmıyor mu? Öyle mutsuz bir toplum olduk ki birbirimize günaydın diyemiyoruz, bir araya geldiğimizde hep olumsuz olaylar konuşuyoruz, biri bize nasılsın dese iyiyim demeye korkar olduk, işler nasıl deseler, derhal şikayet etmeye ve her şeyin kötü ve daha da kötüye gittiğini söylüyoruz, hastalıklarımızdan ve ölümlerden bahsediyoruz yani dostlarla da sohbetin güzelliği , keyfi> kalmadı.Hep para olmadığından yakınıyoruz sanki bunu soran bizden para isteyecekmiş gibi. Aynen devam edin, neyi *YOK* diyorsanız, onu *YOK *etmeye devam edin, sürekli şikayet edip etrafa olumsuz ve zavallı görünerek her şeyin bereketini kaçırın, ayrıcada bu kadar mızırdanma sonunda dostlarınızı da kaçırdığınızı fark edeceksiniz. Hep hastayım diyen insanlar mutlaka hasta olurlar beyin şartlanmaya görsün hangi hastalıktan korkup çağırıyorsanız size onu getirir. Sürekli param yok diyen insanlar paralarının bereketini öyle kaçırırlar ki bir gün gelir bir de bakarlar gerçekten paraları bitmiş ama bu bitiş ani çıkan, hesapta olmayan mecburi harcamalarda olabilir, sağlığa harcanması gereken miktarlarda olabilir. Allah zaten verilen nimetlere şükretmesini bilmeyen kullarından bu nimetleri bir müddet sonra almaya başlar.Çevrenize bakın örneklerini çok göreceksiniz. Gelin bundan sonra Nasılsın diyenlere *ÇOK İYİYİM ÇOK ŞÜKÜR *demekle işe başlayın……. Öyle bir toplum olduk ki karşımızdakini yargılamaktan sevmeye zaman bulamıyoruz.Oysa her yaşta sevgiye ihtiyacımız var. Sevgi sunulmazsa sevgi değildir. Neyi severseniz sevin ama içinizde yoğun sevgi duyguları olsun. Birisine sevginizi söylediğinizde hareketlerle bunu pekiştirdiğinizde ona öyle güzel bir enerji yollarsınız ki, onun mutluluğunun enerji şeklinde size geri dönüşünden aldığınız pozitifi başka hiçbir şeyde bulamazsınız. Yeni bebeği olmuş bir anne eğer sıkıntıları varsa veya olumsuz bir kişiliğe sahipse lütfen en olumlu olduğunda bebeğini kucağına alıp onu çıplak tenine değdirsin. Eğer bebeklerinizin huzurlu ve sağlıklı birbebek olmasını istiyorsanız onu sakin kavgasız gürültüsüz ve pozitif bir ortamda büyütmeye çalışın. Kızgınken, sinirliyken kucağınıza almamaya çalışın ve ona sınırsız sevginizi gösterin. Öpün koklayın ve bilin ki bu günler çok çabuk geçecek ve bilin kiçok çabuk büyüyorlar. Bazı anne ve babalar çocuklarını çok sevdikleri halde bunu ifade edemez ve gösteremezler. Neden ? Ne zaman göstereceksiniz? Tanrı'nın verdiği bu armağana sevgiyi en güzel şekilde göstermemiz bir şükür ve teşekkür değil mi ? Beyin öyle bir güçtür ki , insan beyin gücünü kullanarak isterse kendini felç de edebilir, öldürebilir de, kanserini de yenebilir. Yeter ki beynini şartlandırabilsin. Beynimizde *yaklaşık 13 milyar civarında sinir hücresi* vardır. Her bir hücre yaklaşık *7.3 kilo voltluk enerji* açığa çıkarır. Pratikte mümkün değil ama teorikte beyindeki tüm sinir hücrelerinin aynı anda enerjilerini saldığını varsayalım, yaklaşık* **350 milyon kilo voltluk bir enerji* açığa çıkar ki bu da büyük bir metropolün tüm elektrik ihtiyacını karşılayacak güce sahiptir. Size tıp kitaplarına girmiş bir olayı anlatmak istiyorum: Et taşımaya yarayan soğutuculu bir tren, temizlenmek için bir istasyonda duruyor. İşçiler vagonları temizlemeye başlıyorlar, işçinin biri bir vagonu temizlerken diğer işçi o vagonu boş sanıp kapısını dışardan kilitliyor.Biraz sonra tren hareket ediyor, ve bir durak sonra et almak üzere bir istasyonda duruyor. Kapalı kalan işçinin vagon kapısı açıldığında işçinin donarak öldüğü görülüyor. Fakat bir bakıyorlar ki,vagonun ısısı normal ısıda yani dondurucuya geçirilmemiş. Ama kapalı kalan işçi bunu bilmediği, donarak öleceğini sandığı için beyin aynen donmanın şartlarını hazırlayarak, donmanın tüm belirtilerek göstererek vücudunu buna uyduruyor. Yani beyninizi olumlu şeylere kanalize edin .Bazı insanlar vardır, hep konuşurken daha yaşasam 1-2 sene daha yaşarım diye konuşup sık sık bunu tekrar ederler ve kendilerine adeta bir ölüm zamanı belirlerler. Ben bu laftan çok korkarım ,eğer bunu inanarak söylerlerse beyinlerini öyle bir şartlarlar ki , öyle bir kurgularlar ki gerçekten dedikleri zamanda ölürler. Bu yüzden kaç yaşında olursanız olun hep bir hedefiniz ve hayalleriniz olsun ki uzun yaşayabilesiniz. İnsan hayal ettiği müddetçe yaşarmış. Ne doğru bir laf değil mi? *Dün bitti. Dünün tekrarı yok aynı rüyalar gibi. ** Yarın, hiç bilmiyoruz, iyi şeylerde olabilir kötü de . Ama şu anımı biliyorum,ayağım kırık bu yazıyı yazıyorum ama eşim yanımda çocuklarım sağ ve ben bu yüzden dünyanın en mutlu insanıyım ve yarınımı da bilmediğim için bu anımı en iyi, en keyifli ve en pozitif şekilde değerlendiririm. *Bilmediğim bir geleceği düşünerek de bu anımı zehir edemem. ** * Siz de böyle yapın ve hayatınızı birbirine karıştırmamak kaydıyla 3'e bölün. Dün, bugün,yarın diye… Biz ani stresleri çok severiz. Çünkü ani streste vücutta Adrenokortikotrop hormon (ACTH) artar ve hafıza, algılama, enerji süper olur. Yani bu hormon strese karşı vücudun bir sigortasıdır.Ama siz bu stresi kısır döngüye çevirirseniz yani sürekli beyninizde kurarsanız, hep bunu düşünürseniz, gelen olumlu şeylerin hepsi geri gider. Yani unutkanlıklar, enerji kayıpları, isteksizlikler, migren, mide-bağırsak şikayetleri, uykusuzluklar, beyin tümörler, tansiyon iniş-çıkışları, vücudun muhtelif yerlerinde uyuşmalar, mutsuzluk, hatta depresyon ,kalple ilgili şikayetler ve kansere zemin hazırlamış olursunuz. Bunları kendinize niye reva göreceksiniz ki ? *Akıllı, kontrollü ve olumlu olmak yeterli. ** Eğer büyük bir strese girdiyseniz kendinize hobiler bulun, yani kafanızı dağıtın.Başka işlere kanalize olun ki stres yaratan faktörün etkisi azalsın veya
sevdiğiniz, sizi mutlu eden şeylerle uğraşın. Bunları da yapamıyorsanız dua edin, duaların insanlarda yarattıkları mistik etki onların pozitiflenmesini sağlar.Ben evde sokakta bile hep iyilik diler ve hayır için dua
ederim.