-gördüm işte orda
Yazdırılabilir Görünüm
-gördüm işte orda
der ve annesine
koşarak kocaman sarılır..:))
seni gördüğüme sevindim
Fatma hanım'a teşekkür
EDER MİSİN? YAVRUM, DER.
İşe gitmek üzere aceleyle kapıdan çıktım.Evraklarımın bulunduğu kocaman çantayı sürüklercesine ilerliyordum ki, küçük bir çocuğu,kaldırımın kenarına oturmuş ağlarken gördüm. İşe yetişme telaşımın yerini bir anda acıma duygusu aldı.Çocukların ağlamasına hiç dayanamazdım çünkü.Yanına yaklaştım:
-Neden ağlıyorsun küçüğüm?diye sordum.
Uzun kirpiklerinden yağmur damlaları gibi sızan gözyaşlarını ellerinin tersiyle sildi ve bana cevap verdi:
-Bunu size anlatamam.
-Sana yardım etmemi istiyorsan neler olduğunu bilmem gerekir ama, dedim.
Yüzüme uzun uzun baktıktan sonra yanıma sokuldu:
-Anneler çocuklarını bırakırlar mı?diye sordu.
Saçlarını okşadım:
-Elbette bırakmazlar,dedim.
-Ama benim annem beni bıraktı işte!dedi.
-Öyleyse tut elimi, arayalım anneni ,dedim.
Hiç itiraz etmeden minik elini elime uzattı ve elimi sımsıkı tuttu:
-Sahiden annemi bulabilir misiniz?diye sordu.
-Elbette bulacağım,dedim.
Küçük çocuk biraz rahatlamıştı.
Birlikte yol üstünde bir markete girdik.Adını bile bilmediğim bu çocuğa ne isterse alacaktım.
-Söyle bakalım,ne istersin?diye sordum..
-Hiçbir şey istemem amca!Bana annemi bul yeter,dedi.
-O zaman ben kendim için bir şeyler alayım,dedim. Pasta reyonundaki görevliden iki dilim yaş pasta istedim.Bir dilimini yemeye başladım.
- Sen de tadına bakmak ister misin?Ne kadar da taze,dedim.
Bir süre sessiz kaldı.Daha sonra minik ellerini uzatarak pastanın diğer dilimini elimden aldı. O küçücük ağzını öyle bir açtık ki,pastayı iki lokmada yuttu.Pastaların ücretini ödemek için kasaya yanaşırken suların bulunduğu dolaptan iki şişe de su aldım.
Pastanın barkotunu ve su şişelerini kasiyere uzatıp ücreti ödedikten sonra marketten dışarı çıktık.Suyun birini ona uzattım.Suyu elimden aldı ve kana kana içti.Elimi tuttu:
-Teşekkür ederim amca.Şimdi de annemi arayalım,dedi.
Küçük çocuk biraz daha rahatlamıştı.Kısa bir süre sonra hoplaya hoplaya yürümeye başladı.Yol boyunca ona verdiğim sözü yerine nasıl getirebileceğimi düşündüm ve kararımı verdim:Onu en yakın karakola götürecektim.Ben böyle düşünürken,küçük çocuk,karşı kaldırımda elindeki rengarenk balonlarla yürüyen baloncuyu gösterdi bana.
-Amcaaa!Bak,ne güzel balonlar bunlar ,dedi.
Birlikte baloncunun olduğu kaldırıma geçtik.Baloncuya:
-En güzel ve en büyük balonu istiyorum,dedim
Küçük çocuk yerinde zıplamaya başladı.Balonları görünce bir an annesini unuttuğunu sandım.Ama yanılmıştım.
-Annem de bana her zaman en büyük balonu alırdı,dedi.
Baloncu, mavi renkli kocaman bir balonun ipini küçük çocuğa uzattı:
-İşte bu balon balonlarımın en büyüğü ve en güzeli.Ama uçmaması için ipini sıkı tutmalısın,dedi küçük çocuğa.Sonra da o ana kadar benim aklıma gelmeyen bir soru sordu:
-Bu güzel balonun sahibi olan sevimli bir çocuk bana adını söyler mi caba?
-Benim adım,Kerem,dedi küçük çocuk.
Bir anda işe geç kaldığımı fark ettim.En yakın karakol da bulunduğumuz yere mesafelerce uzaktaydı.En iyisi onu önce iş yerime götüreyim diye düşündüm.Birlikte otobüse bindik.Yol boyunca Kerem hiç konuşmadı.
İş yerine geldiğimde birikmiş işleri toparladım ve müdürüme durumu anlatarak o gün için izin istedim.
Kerem’le birlikte karakola geldik.Görevli polislerden masada oturan polis bizi görünce ayağı kalktı,yanındaki polise:
Kadının aradığı çocuk bu olmalı,tıpkı tarif ettiği gibi,dedi.Bu sözü duyunca sevindim.
Kerem’le bana yer gösterdiler,oturduk.Bu arada ben olanları anlatırken kapıdan heyecan ve telaş içerisinde, saçı başı darmadağın olmuş bir kadın girdi. Kerem bir anda yanımdan fırlayarak kadına doğru koştu ve ona sarıldı.Bir yandan da:
-Lütfen anne!Beni bir daha terk etme,diye hıçkırarak ağlıyordu.Kadının ve Kerem’in gözyaşları karşısında ben de ağlamaya başladım.Annemi çok özlemiştim çünkü.
“Ahhh annem, ahhhh!Şu an yanımda olsan ben de sana sarılsam, diye geçirdim içimden…
Karakolda öğrendim, Kerem’i annesi terk etmemiş aslında.Annesi alışverişe daldığı bir sırada Kerem,kalabalığın içerisinde annesini kaybetmiş…
Kerem ve annesi bana teşekkür ettikten sonra karakoldan birlikte ayrıldık.
Kerem,yol ayrımına gelene kadar elimden tuttu.Onu, yanaklarından öperek uğurladım.
O gün güzel bir buluşmaya vesile olduğum için çok mutlu olmuştum.
BU ÖYKÜ,ÖNCE OKUL ÖNCESİ YAZAR KADROSU TARAFINDAN OLUŞTURUL MUŞTUR.
ÖYKÜ TAMAMLANMIŞTIR;ANCAK ÖYKÜYE BİR İSİM GEREKMEKTEDİR.İSİM ANNELİĞİNİ DE EMEL ÖĞRETMENE BIRAKIYORUM.NE DERSİNİZ SEVGİLİ ÖĞRETMENLERİM?
GÜNCEL
evet evet öykümüzün isim annesi emel öğretmenim olsun..:)
bekliyoruz öğretmenim.
ÜLKÜ ÖĞRETMENİM DÜZENLEDİĞİNİZ İÇİN TEŞEKKÜR EDERİZ:043:
ANNEMİ BULALIM, AMCA!
Anneler Çocuklarını Bırakırlar mı?
BU İKİ İSİM ARASINDAN SEÇELİM.
Hikaye Yazalım.Herkes Bir üstteki cümleye uygun olmak şartıyla hikayeye kendi cümlelerini eklesin.En fazla 2 cümle yazabilirsiniz...Bakalım hikayemiz nerelere gidiyor?
Genç kız sözleştikleri üzere köşe başında bekliyordu elinde çantası.Hayalleri uğruna çıktığı bu macera onu nerelere götürür bilinmez,sabırsız bakışlarıyla seyrediyordu yolu.
Yinede kararlıydı gidecekti,hayallerine kavuşmak için bunu yapmak zorundaydı....Hala gözleri yolda onu bekliyordu,çıkacakları bu uzun yolculukta acaba başımıza neler gelecek diyerek te kendine soruyordu....
Geçmeye üşenen saatine baktı.Daha 10 dakika var diye mırıldandı.
derken karşıdan biri gözüktü.Genç kız gözlerini kısarak baktı ve 'acaba o mu 'diye mırıldandı.
Dakikliğine hiç bu kadar sevineceği aklına gelmezdi.Gözlerini pustu daha net görebilmek için,
Evet evet gelen oydu ama bi ssorun vardı galiba.Genç çok telaşlı ve korkuluydu.
adımlarının hızının arttırmasıyla koşmaya başlamasını farketmek bu kadar zor olmadı.Genç bir yandan da ellerini kaldırmış birşeyler anlatmaya çalışır gibi sallıyordu
Genç kız bacaklarının titrediğini hissetti. Ters giden birşeyler olduğunu hissedebiliyordu
Çocuk birden boynuna sarıldı tüm benliğiyle,Ne çok özlemişim seni,dayanamadım sensizliğe diyerek öptü kızın avuçlarını.
https://www.onceokuloncesi.com/haydi...ighlight=polis
ben daha önce böyle bir konu açmıştım.
o konuyla birleştiriyorum,öyle devam edelim...
teşekkürler..
ben bunu görmemiştim ama :(
sorun yok:)
devam edelim..
cennette dedi içinden
Hadi!dedi oğlan kızın avuçlarına sarılarak,
kızsa sadece ona kavuşmak istediği için oğlanın ne dediğini duymuyordu bile ...
oğlan usulca kızın kulağına yaklaştı,Sana bir süprizim var dedi.......
Hikayeyi hemen karamsarlığa sürüklemeyelim arkadaşlar.Kızcağıza yazık ya.Elinizi vicdanınıza koyun :)
KIZ HEYECANLA OĞLANIN YÜZÜNE BAKTI..YOKSAA DÜŞLERİDE YAŞATTIĞI GERÇEYE Mİ DÖNÜYORDU...
seni bir yere götüreceğim,haydi gel benimle sevgilim dedi..
elleri birbirine kenetli usul usul yürümeye başladılar..
yavaş yürüyordu fakat çocuk çok heyecnalıydı,onu beklettiği yılları ödüllendirmek için,duygularını çok güzel hissetmesi için bir yere götürüyordu...
önce kuş cıvıltılarını duydu kız sonra önünde uzanan sonsuz maviliği gördü..şaşırmıştı..
kızın gözlerini o anda cebinden çıkardığı mavi bir çember ile hemen bağladı...