Meksika' da bir adam, fırtınalı bir gecede, yol kenarında duruyor ve geçen arabalara otostop yapıyordu. fırtına o denli şiddetliydi ki iki metre ötesi zor görünüyordu..
birden bir arabanın yavaşladığını ve önünde durduğunu gördü. büyük bir sevinçle kendini arabaya attı, kapıyı kapattı ve... şaşkınlık ve korku karışımı bir duyguyla dondu kaldı...
direksiyonda kimse yoktu. buna karşın araba, o bindikten hemen sonra yavaşça hareket etmeye başladı. adam korkudan titriyordu. biraz ilerde karşısında bir viraj görünce korkusu daha da arttı. '' tanrım bir mucize yarat ve uçuruma yuvarlanmaktan kurtar benii'' dedi. tam o sırada bir el uzandı, araç tam viraja girerken direksiyonu çevirip arabayı viraja yuvarlanmaktan kurtardı. adam daha da korkmuştu. tüm cesaretini toplayıp kendini arabadan dışarıya attı ve ileride ışıkları görünen kasabaya doğru koşmaya başladı.
kasabaya ulaşır ulaşmaz kendini karşısına çıkan ilk bara attı ve içki içmeye başladı. bir yandan içki üstüne içki içiyor bir yandan da ağlayarak başından geçenleri çevresindekilere anlatıyordu.
bir saat kadar sonra, bara iki kişi girdi. önce sobanın yanına giderek ellerini ısıttılar, sonra da bara gittiler içki istediler. iki yabanmcı içkilerini içerlerken içlerinden birinin gözü, adama takıldı. gözlerini kısıp dikkatlice yüzüne baktıktan sonra arkadaşına döndü ve bizim admı ona gösterdi:
'' şu adama baksana dedi'' '' biz arabayı iterken kapıyı açıp binen bu adam değilmiydi? '''








kaynak: bütün dünya sayfa 108 ağustos 2008