Yangın var
Adamın birinin evinde yangın çıkmış. Komşuları yardıma koşmayıp olayı seyretmeye başlayınca iş başa düşmüş.. İlk önce oğlunu yangının içerisinden çıkarıp dışarda beklemesini söylemiş.. Dalmış tekrar duman ve ateşin içerisine, kızını çıkartmış dışarıya.. Sonra karısını, sonra köpeği ve kedisini.. daha sonra dışarı hiçbir şey getirmeden 3 kere daha içeri girmiş çıkmış.. Onu seyreden komşularından biri sormuş “Niçin yanan eve girip çıkıyorsun dışarı hiç bir şey getirmiyorsun?” diye.. “Kayınvalidem içeride!” demiş adam “Arada bir girip çeviriyorum..!”

Yamyamlar
Yamyam baba-oğul balta girmemiş ormanda dolaşırken
nehirde yıkanan genç ve çok güzel bir kadın görürler.
Oğul sorar:
-Ne dersin baba, yiyelim mi onu?
Baba bir an düşündükten sonra:
-Hayır, bunu eve götürür, onun yerine anneni yeriz!


Son Söz
Olum yatagindaki kadin kocasina sormus:
Bana soz ver ben oldukten sonra elbiselerimi evlenecegin kadina giydirmeyeceksin...
Adam da demis:
Sacmalama birincisi sen haftaya kalmaz iyilesirsin, ikincisi onun boyu seninkinden ufak elbiselerin ona olmaz...


Masal Kitabı
Kütüphane memuru olarak çalışan Temel'e bir okuyucu sormuş.
-'Kadınlara karşı zafer kazanan erkek' kitabını nerde bulabilirim?
-Masal pölümünde...


Küpe
Adamin biri ofiste bir bakmis yan masadaki calisma arkadasi'nin (erkek) tek kulaginda kupe var... Adam bir anlam verememis cunku arkadasi aslinda cok tutucu ve silik bir tipmis.. o yuzden de dayanamayip sormus:
"Hey Joe.. kupelere ilgin oldugunu bilmiyordum..???"
"Aaaa abarticak bisey yok, sadece bir kupe iste..."
"Sanirim ben yeni farkediyorum.. ne zamandir takiyosun o kupeyi??"
"Karim onu yatagimizin icinde buldugundan beri"


Kim Duymuyor ?
Adam doktora gider :
-Doktor bey, galiba karimda isitme kaybi basladi. Ne yapabiliriz?
Doktor :
-Eve gittiginiz zaman, karinizin arkasinda, biraz uzakta durun. Normal bir sesle ona soru sorun. Eger sizi duymazsa biraz daha yaklasin ve sorunuzu tekrarlayin. Hangi mesafede duydugunu tesbit edelim, ona göre bir tedavi uygulariz.
Adam eve döner. Karisi mutfakta yemekle ugrasmaktadir. Adam mutfagin kapisinda durur ve normal bir sesle :
- Hayatim, ne yiyoruz bu aksam? diye sorar.
Karisi cevap vermez. Adam bir iki adim atar ve bir kez daha sorar :
- Hayatim, ne yiyoruz bu aksam?
Karisi yine cevap vermez. Adam kadinin dibine kadar gelir ve tekrarlar :
- Hayatim, ne yiyoruz bu aksam?
Karisi öfkeyle dönerek cevap verir :
- Üçtür köfte diyorum ya!


Estetik Ameliyatı
Bir kari-koca cok kotu bir kaza gecirirler.
Kadinin yuzu tamamen yanar. Plastik cerrahlar kadinin yuzunu eski haline getirebilmek icin deriye gerek oldugunu ama kadindan deri alamayacaklarini soyleyince kocasi deri vermeye Gonullu olur.
Fakat kocasindan alinacak deri popo bolgesinden alinacaktir..
Adam bu bilginin karisina soylenmemesini ister cunku moralinin bozulacagindan cekinmektedir.
Ameliyat tamamlandiktan sonra kadin eskisinden de guzel gorunur.
Her goren bu muhtesen guzellik karsisinda hayrete dusmektedir.
Birgun kadin kocasi ile basbasa kaldiginda ;
- "Hayatim cok tesekkur ederim. Benim bu halim senin Sayende. Sana nasil tesekkur etsem?"
...deyince kocasi cevap verir :
- "Tesekkure gerek yok hayatim. Annen seni her optugunde ben gerekli mutlulugu duymaktayim zaten"..


GÖKYÜZÜ
Karikoca birlikte tatile cikarlar. Gittikleri yerde kamp kurarlar.

Tatillerinin ikinci gununun aksami guzel bir yemek yiyip uykuya
dalarlar.
Birkac saat sonra kadin uyanir ve kocasini da uyandirir.Adam uyku
sersemidir;
guzel bir ruyadan uyandirildigi icin de biraz kizgindir: "Ne
oldu?Ne istiyorsun?" diye sorar.
Yukariya bak ve bana ne gordugunu soyle." Adam gokyuzune bakar ve cevap
verir:
-"Bunun icin mi uyandirdin beni?.Baktim iste.

Bir suru yildiz goruyorum,isil isil parlayan milyonlarca yildiz.
Karisi tekrar sorar.Peki, bu sana neyi gosteriyor?

Artik iyice uykusu kacan adam biraz dusunur ve cevap verir:
"Teolojik olarak Allahin kudretini ve kendi acizligimizi goruyorum.
Felsefi olarak, evrenin sonsuzlugunu ve onun karsisindaki onemsizligimizi
goruyorum.
Astronomik olarak galaksilerin,yildizlarin, gezegenlerin varligini
goruyorum.
Yildizlarin konumuna bakarak saatin 3 oldugunu goruyorum.

Meteorolojik olarak da bugun havanin cok guzel olacagini goruyorum.
Niye sordun bunu bana?
Sana neyi gosteriyor?
"Necati, cadirimizi calmislar!!!


SINAV SONUÇLARI
Üniversitede okuyan bir öğrenci yıl sonu sınavlarına girmiş ve arkadaşına:

- Ben memleketime gidiyorum, sınavlar belli olduktan sonra bana sonuçları
bildir, ancak telefona ben çıkarsam bana söylersin.
Telefona annem çıkarsa zayıfım olmaz da, eğer bir tane olursa Ebubekir’ in selâmı var,dersin.
İki zayıf imkansız da eğer olursa Ebubekir’ in Ömer’ in selâmı var, dersin.
Üç zayıf hiç olmaz da eğer olursa Ebubekir’ in, Ömer’ in, Osman’ ın selâmı var dersin.
Dört zayıf imkansız da eğer olursa, Ebubekir’ in, Ömer’ in, Osman’ ın, Ali’ nin selâmı var dersin,

şeklinde konuşup memleketine gelir. Bir zaman sonra sınavlar belli olur, arkadaşı sınav sonuçlarını bildirmek için telefona sarılır, telefona öğrencinin annesi çıkar.

-"Teyze, oğlunuza söyle, Ümmet-i Muhammedin selâmı var"



AZRAİL

Kadının biri, 46 yaşındayken kalp krizi geçiriyor ve hastaneye kaldırılıyor.

Ameliyat masasındayken, ölüme yakın, birden bir hayal görüyor.

Azraili görüyor ve soruyor:

- "Benim saatim geldi mi?" Azrail cevap veriyor:

- "Hayır, senin daha 43 sene, 2 ay ve de 8 günün var".

Narkozdan uyandığında, estetik yaptırmaya karar veriyor.

Yüzünü gerdirtiyor, dudaklarını doldurtuyor ve de göğüslerini düzelttiriyor.

Kısacası: "Yeniden doğmuş gibi"

Daha uzun bir süre yaşayacağını bildiği için şimdi, o kadar ameliyatın değdiğini

düşünüyor. Son ameliyattan sonra, hastaneden tamamen yeni bir insan gibi

çıkıyor.Tam karşıdan karşıya geçiyor ki, ambülans çarpıyor.

Ölüyor.

Cenette Azrail' e soruyor:

-"40 seneden daha fazla yaşayacağımı söylemiştin! Neden o zaman bana o

ambülansın çarpmasını sağlayıp, beni öldürttün?"

Azrail cevap veriyor:

-"Kız, ben seni hiç tanıyamadım!!!"


1969 BURBON ŞARABI
Ünlü bir şarap expert i bir gün çok tanınmış bir restauranta gider garsondan kendisine 1969 fransız burbon şarabı getirmesini ister, şef garson,
- tabi efendim
diyerek hemen şarapların bulunduğu mahzene görevli garsonu gönderir ancak 1970 ve 1968 fransız burbonu vardır nasıl olsa anlamaz diyerek müşteriye 1970 burbon şarabı gönderir şef garson kadehe şarabı döker expert hemen kadehi sağa sola sallar ışığa tutup rengine bakar ağzında bir miktar gargara yaptıktan sonra şefe döner,
- hayır bu benim istediğim şarap değil bu 1970 burbon ben 1969 istedim
der ve yeniden şarap gelir yine aynı kontrolleri yapar bu seferde 1968 burbon olduğunu söyler şef özür dileyip görevli garsona fırça çekerek doğru şarabın getirilmesini ister ancak garson 1969 şarap bulur fakat burbon değildir bunuda anlamazya diyerek şarabı şefe verir fakat expert şarabın 1969 olduğunu ancak burbon olmadığını anlar ve geri gönderir bunun üzerine fevkalade sinirlenen şef garson mahzenden görevli garsona bir yanlış daha yaparsa kovulacağını söyler böylece son bir arama yapan garson 1969 burbon bulur ancak fırça yemesine neden olan müşteriyede gıcık olduğu içinşarabın içine bir miktar işer ve şarabı şefe teslim eder expert müşteri yine şarabı alır kadehte sallar ve ışığa tutar rengini kontrol eder koklayıp ağzında bir miktar gargara yapar sonra şefe dönüp -evet bu doğru şarap 1969 fransız burbon şarabı ancak içinde sizin görevli garsonun idrarı var söyleyin o adiye sağ böbreğinde taş var der .....


PSİKOLOĞA GİDEN ADAM

-Geceleri uyuyamıyorum efendim demiş, sürekli yatağın altında biri var
gibi geliyor. Yatağın altına girip orada uyumayı deniyorum. Bu defa da
yatağın üstünde biri var gibi geliyor...

Adamı dikkatle dinleyen psikolog,

'Hallederiz bu saplantıyı' demiş.

'Bana haftada iki kere geleceksiniz. 6 aylık bir tedavi sonunda sizi
iyileştireceğimi umuyorum.'

'Her viziteye ne kadar ödeyeceğim?'

'Her vizite 100 YTL, buna göre 6 ayda 4 bin 800 YTL ödeyeceksiniz'

Adam gitmiş, o gidiş...

Psikolog, birkaç ay sonra adama sokakta rastlamış:

'Ne oldu, hastalığınız?'

'2.5 YTL' ye hallettim...'

'Nasıl oldu ?'

'Sizden çıktıktan sonra, ilerdeki bara uğradım. Biramı içerken barmene
hastalığımı anlattım.

'Karyolanın bacaklarını kes' dedi...

Kestim; mesele halloldu



3 Yahudi

Çok zengin olmuş 3 yahudi kardeş, annelerinin yaşgününde ona aldıkları
hediyeleri birbirilerine anlatarak böbürleniyorlarmış.

Birincisi demiş ki: "Ben anneme kocaman bir ev aldım."

İkincisi: "Ben bir Limuzin Mercedes aldım ve bir de şoför tuttum."

Üçüncüsü: "ha haa... Benim hediyem hepinizden güzel. Annemin
Tevrat'ı okumayı ne kadar sevdiğini ve gözleri iyi görmediği için artık
eskisi gibi okuyamadığını biliyorsunuz. Ona bütün Tevrat'ı ezbere bilen
büyük kahverengi bir papağan gönderdim.

Onu eğitmek için 12 haham 12 yıl boyunca uğraşmış. Tevrati
ezberletmisler. Bu papağan için havraya 20 yıl boyunca her yıl 1 milyon
dolar bağışlayacağım, ama buna değer. Annem sadece bölümün adını
söyleyecek ve papağan ona ezbere okuyacak."

Öbur kardeşler, biz niye bunu düşünemedik diyerek hayıflanmışlar ve
kıskanmışlarsa da bir şey dememişler.

Kısa bir süre sonra anneleri üçüne de birer teşekkür mektubu yazmış
Birinciye: "Milton, bu ev çok büyük. Bana tek bir odası yetiyor ama
hepsini temizlemek zorunda kalıyorum."

İkinciye: "Marvin, yolculuk etmek için çok yaşlıyım, arabayı hiç
kullanmıyorum ve şoför çok kaba."

Üçüncüye: "Canım Melvin'im, annesini mutlu etmeyi bilen tek evladım
sensin. Herşeyin büyük maddi hediyeler olmadığını gösterdin.
Gönderdiğin Tavuk çok lezzetliydi, teşekkür ederim!"


Doğum
İlkokulda üç çocuk bebeklerin nasıl dünyaya geldiklerini konuşuyormuş.
Dursun:
- Bizim ailede hep leylekler getirir.
Fadime:
- Bizde hep cül bahçesinde bulunur.
Temel:
- Biz façiruz, bizde hep pepekleri annem kendisi yapayi.


TEMEL AĞAÇ KESİNCE

Bir gün Temel ormana agac kesmeye gitmis.Baltasını alip agacları kesmeye
basladıgı sırada ormanda gezinti yapmakta olan Greenpeace üyeleri Temel'i
yakalayip, evire cevire dövmüşler.
Temel perisan halde evine dönerken yolda
arkadaslarina rastlamis.
- Uyy, ula Temel, usagum, ne oldi saga?
- Ula birileri geldi "doganin yengesi" nu bozmissun dedi verdiler sopayi,
verdiler sopayi ....
ne Dogan'i tanirim ne yengesinu....


NİYE
Temel kahvede otururken başı kaşınır. Şapkasının
üstünden başını kaşır. İdris sorar:
-Ula Temel niye başinu şapkanın üstünden kaşidun?
Temel cevap verir:
Haçan sen kıçinu kaşurken donunu çıkariyurmusun ?


Temel Trafikte...

Trafik memurları karşıdan gelen Temel ve Fadime’yi çevirmiş. İkisinin kemerlerini de takılı görünce tebrik etmiş:
-Bugün yaptığımız kontrolde tek emniyet kemerini takan çift sizsiniz. Bu yüzden 500 milyon ödül veriyoruz. Bu parayla ne yapmayı düşünüyorsunuz beyefendi? ...
-Ne yapacağım hemen gidip kendime ehliyet alacağım...
-Nee... Ehliyetiniz yok mu? ...
Fadime olayı toparlamak için atılmış:
-Kusura bakmayın memur bey, Temel içince ne dediğini bilmez...
-Nee... Bir de içkili misiniz? ...
Arka koltukta oturan yaşlı Dursun öne doğru eğilmiş:
-Ben demiş idum çalıntı arabayla yola çıkmayalım başımıza bir iş gelir diye...
Memur neye uğradığını şaşırmışken, bagajdan atlayan İdris koşarak gelmiş:
-Ne oldu? ... Geçtik mi sınırı? ...


VERDİNİZ Mİ?
Temel araba sürerken kırmızı ışıkta geçmiş.Tabii bunu gören polis temeli durdurmuş. Polis: - "Ehliyet ve ruhsat beyfendi!" Temel: - "Verdunuzda mi isteysunuz.."


SİNYAL
Temel arabası ile Taksim Meydanında dönüp duruyordu. Aynı trafikçinin önünden beşinci defa geçerken, polis de merak etti ve Temel'i durdurup sordu: - Bir yeri mi arıyorsunuz? Niye meydanın etrafında dönüp duruyorsunuz? Temel: - Sol sinyal takıldı da..