Milli Eğitim Bakanlığı'nın zorunlu eğitimi 9 yıla çıkarma kararı eğitim sürelerini gündeme getirdi...Milli Eğitim Bakanlığı'nın zorunlu eğitimi 9 yıla çıkarma kararının ardından, 6 yaşında eğitime başlayan bir çocuk yüksek lisans ve doktora da yaparsa en az 23 yıl okuyacak...

Gelecek eğitim-öğretim yılında 32 şehirde zorunlu eğitimin 9 yıla çıkması ve okula başlama yaşının 5'e indirilmesi "Bir kişi meslek sahibi olabilmek için kaç yılını okul sıralarında geçirecek?" sorusunu akıllara getirdi. 6 yaşında anaokulun kapısından giren bir çocuk, 9 yıl süren zorunlu eğitimini 14 yaşında tamamlayacak.

BİR YIL HAZIRLIK VAR

Ardından 4 yıl süren ortaöğretimi bitiren öğrenci, üniversite giriş sınavını geçtiği takdirde bir yükseköğrenim kurumunda okumaya hak kazanacak. Üniversitede bir yıl yabancı dil hazırlık sınıfında eğitim görecek olan öğrenci, kazandığı fakülteye göre en az 4 yıl sonra mezun olabilecek.

Gencin tıp fakültesini bitirmesi ise en az 6 yılını alacak. Yaklaşık 20 yılını okul sıralarında dirsek çürüterek geçiren öğrenci, bu sefer de 'meslekte yükselme' sınavlarına tabii tutulacak. Örneğin eğitim fakültesini bitirerek öğretmen olmak isteyen bir kişinin 2 yılda bir yapılan KPSS sınavına, tıp fakültesini bitiren bir kişinin ise Tıpta Uzmanlık Sınavı'nı geçmesi gerekiyor.

BÖLÜMÜNE GÖRE DEĞİŞİYOR

Uzmanlık sınavını kazandıktan sonra eğitim en az iki yıl daha uzuyor. Beyin cerrahisi ve kalp hastalıkları gibi bölümlerde ise bu süre 5 yılı kadar çıkabiliyor. Bir yandan da akademik kariyerine devam etmek isteyen öğrenci, sırasıyla 2 yıl yüksek lisans 3-5 yıl doktora ve yaklaşık 10 yıl da profesörlük için mücadele veriyor. Doçentlik unvanını aldıktan sonra en az beş yıl, açık bulunan profesörlük kadrosu ile ilgili bilim alanında çalışmış olmak gerekiyor.

Okul öncesi öğretim: En az 1 yıl

Zorunlu ilköğretim süresi: 8 yıl

Ortaöğretim süresi: 4 yıl

Lisans: 5 yıl (Hazırlık dahi)

Lisans üstü: 2 yıl

Doktora: 3-5 yıl

EĞİTİM ÖMÜR BOYU SÜRÜYOR

Eğitimin ömür boyu sürdüğünü söyleyen Psikiyatri Uzmanı Prof. Dr. Kemal Arıkan, kişinin bir yandan eğitim hayatına devam ederken bir yandan da sosyal hayatını sürdürmesi gerektiğini kaydetti. Sadece eğitimin yeterli olmadığını dile getiren Prof. Dr. Arıkan, özellikle öğrencilerin öğrendikleri her bilginin hayatta karşılığını bulmalarını istedi.

BAŞARININ SIRRI BURADA

Böylelikle öğrenmenin daha kolay olacağını ve insanı yormayacağını kaydeden Arıkan, "Teoriyle pratiği birlikte yürüten kişi hem işinde, hem evinde başarı sağlar" dedi.

Nesrullah SONAY/İSTANBUL

-memurlarnet-