NUSAYBİN CUMHURİYET İLKÖĞRETİM OKULU
2006–2007 EĞİTİM- ÖĞRETİM YILI
21 MART NEVRUZ BAYRAMI KUTLAMA PROGRAMI
(Sunucu)
Gönüller şad oldu, ilkbahar geldi,
Nevruz Bayramı’na eriştik ya hu
Çemenzar şevk ile nura bezendi
Nevruz Bayramı’na eriştik ya hu.
Baharın ilk uyanışlarını gördüğümüz bugünleri, Bahar bayramını böyle dile getirmişti Hüseyin Hüsnü ERDİKUL.
Sayın Müdürümüz,
Sayın Müdür Yardımcımız,
Sayın Öğretmenlerim
Ve sevgili arkadaşlar 21 Mart Nevruz Bayramını hep birlikte kutlamak için toplanmış bulunuyoruz.
İlk olarak
1- -A sınıfından …………………… arkadaşımız bizlere bugünün anlam ve önemini belirten “Nevruz Nedir” yazısını okuyacak.
………………… arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
(Sunucu)
Kış getdi, yine bahar geldi,
Gül bitti ve lalezar geldi.
Kuşlar hamısı figane düştü,
Aşk oldu yine bu cane düştü,
Şah İsmail Hatayi
2- –A sınıfından…………………… arkadaşımız Şükrü TARLA’ ya ait “Sılada Bahar” adlı şiiri bizlerle paylaşacak.
………………… arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
3- -A sınıfından ………………arkadaşımızı bize “Dünden Bugüne Nevruz Bayramı”nı anlatması için çağırıyoruz.
……………….. arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
4- –A sınıfından ………………… arkadaşımız Azerbaycanlı şair M.H. Şehriyar’a ait “Nevruz Bayramı” adlı şiiri bizlere okuyacak.
……………….. arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
5- –A sınıfından………………….. arkadaşımız okulumuz öğretmenlerinden Mehmet ÖCAL’ın hazırlamış olduğu “21 Mart NEVRUZ BAYRAMI” adlı yazıyı bizlere okuyacak.
……………….. arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
(Sunucu)
Bahar Gelir
Nevruz Bayramı’dır, ilkbahar gelir
Kışın el-ayağı yığışır demek
Fakat ele bil ki ona ar gelir
Yaza teslim olup geri çekilmek…
Azerbaycanlı şair Nevruz Genceli
6- –A sınıfından………………….. arkadaşımız Haşim KOÇ’a ait “21 Mart Nevruz Bugün” adlı şiiri bizlere okuyacak.
……………….. arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
7- –A sınıfından………………….. arkadaşımız Ulvi MEHMET’ e ait Nevruz adlı şiiri bizlere okuyacak.
……………….. arkadaşımıza teşekkür ediyoruz.
21 Mart Nevruz Bayramı’nı kutlama törenimiz burada sona ermiştir. Bizlerle birlikte Bahar Bayramını kutladığınız ve bizi dinlediğiniz için teşekkür eder hepinize bahar dolu günler dileriz.
Nevruz Nedir?
Türk halk kültüründe bayramlar, kültürel nedenlerin içeriklerine göre; dinî bayramlar, özel dinî günler ve kandiller, millî bayramlar, mahallî bayramlar ve mevsimlik bayramlar gibi adlar alırlar. Nevruz da, Türk halk kültüründe önemli bahar bayramlarının başında gelir. Takvime bağlı olarak 21 Mart’ta kutlanan bu bayram Yılbaşı, Hıdrellez, Saya gibi yöreden yöreye değişen isimler altında ve çoğu kez de birbiriyle örtüşmeyen tarihlerde kutlanır.
Günle gecenin birbirine eşit olduğu ve kış mevsiminin bitip bahar mevsiminin başladığı 21 Mart, gerek hayvancılıkla ve gerekse çiftçilikle uğraşan topluluklar için hayatın dönüm noktası olan önemli bir gündür. Hayat tarzının veya hayatın idamesinde yeniden dirilişi simgeleyen 21 Mart tarihi, bu sebeplerle, pek çok takvimde ve kültürde “yılbaşı” olarak kabul edilmiştir. Bir başka ifadeyle 21 Mart günü, Güneş etrafında dönen bütün gezegenlerin yörüngelerinde başlangıç noktalarına geldikleri, gece ve gündüzün eşitlendiği, bütün kültürlerde soğuk, kötü ve meşakkatli olarak kabul edilen “kış”ın bitip, sıcak, iyi ve müşfik olarak kabul edilen “yaz”ın başladığı, tabiatın uyandığı ve dolayısıyla üremenin ve üretmenin başlangıcı demektir.
Türk kültüründe 21 Mart tarihi, coğrafya ve iklimden kaynaklanan yapısal ve işlevsel sebeplerin yanında, Türk mitolojisine yansıyan tarihî sebeplerle de kutsanmış bir gündür. Bu tarih, “Ergenekon Destanı” adıyla bilinir. Bu tarih, Türk mitolojisinde kaybedilen bir savaş sonrası var olma mücadelesi veren birkaç Türk ailesinin sığındıkları “Ergenekon” adlı derin bir vadide 400 yıl boyunca çoğalıp büyüyerek, sığamaz oldukları vadiden dışarı çıkarak kaybedilen vatan topraklarına dönmek ve atalarının 400 yıllık ahlarını almak maksadıyla bir pir demircinin işaret ettiği Demir Dağı eritip dışarı çıktıkları ve istiklâllerini elde ettikleri gündür. Türkler tarihleri boyunca bugünü belirleyerek 1926 yılına kadar resmî tatil olan bir bayram şeklinde kutlamışlardır. 1926 yılından sonra resmi tatil olmadığı hâlde halk kitleleri Nevruz bayramını kutlamaya devam etmiştir.
Bunun en büyük sebeplerinden biri Nevruz bayramının Türk kültüründeki pek çok anlamı birden yüklenmiş olarak kutlanmasıdır. Bu zeminde, İslamiyetin kabulüyle birlikte 21 Mart’ın yukarıda sıralanan coğrafî ve tarihî sebeplerin yanı sıra geniş Türk halk kitlelerince inanılan dinî ve menkıbevî sebeplerle de kutsal olarak kabul edilip bayram olarak kutlandığı görülmektedir. Nevruz’a İslâmî bir hüviyet kazandıran bu rivayetlere göre 21 Mart tarihi, Allah’ın yeryüzünü gece ve gündüzün eşit olduğunda yarattığı gün, Hz. Âdem’in çamurunun yoğrulduğu gün, Cennet’ten sürgün edilen ve yaptıklarına pişman olan Âdem ve Havva’nın Tanrı tarafından affedilip buluşturuldukları gün, Hz. Nuh’un gemisinin Ağrı Dağına konup Hz. Nuh’un karaya ayak bastığı gün, Hz. Yusuf’un kardeşleri tarafından atıldığı kuyudan bezirgânlarca kurtarıldığı gün, Hz. Musa’nın Kızıldeniz’i yardığı gün ve Hz. Ali’nin doğum günüdür. Nevruz Türk halk kültüründe bu sebeplerle de kutsanmış ve bayram olarak binlerce yıldan beri kutlanıla gelmiştir.
SILADA BAHAR
Kış gidende türlü türlü süslenir,
Bir başkadır bizim elin baharı.
Dağlarından düze keklik seslenir,
Yurdum, şu dünyada cennet diyarı.
Erciyes'in eksik olmaz dumanı,
Türklük gibi zaptetme de zamanı.
Bizim köyün yağız çehre çobanı
Erkenden önüne katar davarı.
Kırlarda ağaçlar duvaklar takmış,
Duydum ki nevruz gelin olacakmış.
Seherde sevdiğim bahçeye çıkmış,
Papatyalar dolar civarı.
Her tarafta şen bülbüller ötüşür,
Sümbül başka, iğde başka kokuşur.
Yar göğsüne gül ne güzel yakışır!
Şimdi gönül görmek ister o yâri.
Şükrü TARLA
Dünden Bugüne Nevruz
Yukarıda genel çerçevesi çizilen Nevruz, geçmişte hayatın içinde yer alan bir faaliyet idi. Sanata ve edebiyata yansımaları vardı. Biraz batılılaşma macerası, biraz da tarım toplumundan sanayi toplumuna geçişle birlikte toplumsal değerlerimizden birçoğu gibi Nevruz da belleklerimizden yavaş yavaş silindi. Batılı bir toplum yaratma düşüncesi ile yeni anlayışla inşa edilen yeni ritüeller arasında ise Nevruz çok geri planda kalmaya, daha çok kırsal kesimde ve mahallî çerçevede kutlanan bir bayram hâline geldi. Köy ve şehir arasındaki farklığının yükselmesi, toplum tarafından batılı değerlerin ve batı tarzı ritüellerin benimsenmesiyle, geleneksel birçok unsur gibi Nevruz da biraz ihmal edilir oldu.
Türkiye’de bunlar olurken, Türk topluluklarında Nevruz son derece canlı bir durumda ve bir hayat faaliyeti olarak yer alıp, işlev görmeye devam etti. Sovyetler içinde biraz içi boşaltılarak veya rejimin özellikleriyle donatılarak olsa da Nevruz kutlandığı toplulukların gündeminden hiç düşmedi.
Son yıllarda bağımsızlıklarını kazanan Azerbaycan, Kazakistan, Kırgızistan, Türkmenistan ve Özbekistan gibi Türk cumhuriyetlerinde veya diğer Türk topluluklarında “Türk Hürriyet ve Diriliş Günü” veya “Ergenekon Bayramı” olarak kutlanmaktadır. Geniş halk kitleleri tarafından resmi devlet törenleriyle kutlanmakta olan Nevruz’da kutlamalar yediden yetmişe bütün toplumun katılımıyla yapılırken âdeta hayat durmaktadır…
Bugün ülkemizdeki Nevruz kutlamalarının Orta Asya’daki kutlamaların coşkunluğunda olmadığı aşikârdır. Bununla birlikte bu konuda ümit verici işler de yok değil. Mesela gazetelerde
“<Nevruz okulda kutlanacak>.
Millî Eğitim Bakanlığı, ilköğretim ve ortaöğretim kurumlarında anma ve kutlama amaçlı gün ve haftalarla ilgili yönetmeliği yeniden düzenlerken bu günler içine Nevruz’u da ekledi. Bakanlık, Türk Dünyası ve Toplulukları Haftası kapsamında 21 Mart günü, Nevruz’un okullarda resmen kutlanmasını kararlaştırdı”
(Milliyet, 15/01/2005)
Şeklinde yer alan haberler bugün olmasa bile yarınlarda Nevruz’un yeniden ve daha ciddi olarak gündeme getirilme çabalarına bir örnek teşkil etmeye yeter.
Nevruz Bayramı
Bayram yeli çardakları yıhanda
Novroz gülü, kar çiçeği çıhanda
Ağ bulutlar köyneklerin sıhanda,
…
Yumurtanı göyçek güllü boyardık
Çok gışdırıp sınanları soyardık
Oynamaktan birce meğer doyardık
…
M.H. Şehriyar (Azerbaycanlı şair)
21 Mart NEVRUZ BAYRAMI
Nevruz (Yeni Gün), Türk milli geleneğinde yer alan bir kavramdır ve Türklerin Ergenekon’dan çıktıkları günü simgeler. Sümerlerden beri Orta Asya ve Orta Doğu coğrafyasındaki bütün topluluklar, yeni yıl ve baharın başlangıcı olarak Nevruz’u kutlamaya başlamışlardır. Bir bayram havasında geçen Nevruz kutlamaları özellikle açık havaları şenlik ortamına çevirir.
Ülkemizde Kültür Bakanlığı, 1991 yılında geleneksel değerlerimizi canlandırarak yaşatmak amacıyla 21 Mart tarihinin Nevruz Bayramı olarak kutlanmasına karar verdi. Bu tarihten itibaren valiliklerin ve yerel yönetimlerin katkılarıyla, her yıl yurt genelinde 21 Mart Nevruz Günü olarak kutlanmaktadır.
Yeni yıl, yeni gün, yılbaşı gibi adlarla ifade olunan bahar bayramları Türkler arasında coşkuyla kutlanmıştır. Nevruz geleneği de uygulamada bazı farklılıklar olmakla beraber bütün Türk topluluklarında geleneksel bir nitelik taşımaktadır.
Nevruz, Farsça bir kelime olup "Yeni Gün" anlamına gelir. Orta Anadolu'da bugün "Mart dokuzu" diye adlandırılır. Nevruz, gece ile gündüzün eşit olduğu miladi 22 Mart, Rumi 9 Mart gününe rastlar. Ergenekon destanına göre o gün istiklalin kazanıldığı gündür. Anadolu'da "Sultan-ı Nevruz", "Nevruz Sultan", Mart dokuzu" ve "Mart Bozumu" gibi adlarla bilinen nevruz, gelenekleriyle bütün Türk toplumu içerisinde yaşamaya devam etmektedir.
Anadolu’nun fatihi Alparslan’ın oğlu Sultan Melikşah (1055–1092) “Celali” adıyla bilinen bir takvim düzenletmiştir. Bu takvimde yılbaşı 21 Mart olarak kabul edilerek Nevruz bayramı olarak kutlanmasına karar verilmiştir.
İslamiyet’i kabul eden Türkler, bugünü Hz. Ali’nin doğum günüyle de örtüştürerek dini bir özellik kazandırmışlardır.
Osmanlılarda Nevruz Bayramı 1826’ya kadar Yeniçeri Ocağı’nın kaldırılışına kadar büyük şölenlerle kutlanmıştır. Nevruz günü, başta padişah olmak üzere devletin ileri gelenleri kutlamalarda yer alırdı. Osmanlı saray müziği arasında “Nevruziye Makamı” adıyla besteler bile yapılmıştır.
Baharın gelişini kutlamak amacıyla halk gruplar halinde mesire yerlerine giderler. Nevruz günü türbeler ziyaret edilir, dilekler tutulur. Kırlarda çeşitli eğlenceler düzenlenir. Maniler söylenir, niyet çekilir, baharın ilk çiçekleri toplanır. Sabah erken kalkılır, nevruzun ilk suyu ile yıkanmak geleneği vardır ve bugün özenle giyinilir. Soğan kabuğu ile boyanmış yumurtalar pişirilip yenilerek bolluk ve bereket dileklerinde bulunulur. Yüksek bir tepeye ateş yakılarak baharın geldiği müjdelenir.
Ülkemizde ve Orta Asya'da Nevruz kutlamaları Orta Asya'da yaşayan Türkler, Anadolu Türkleri ve İranlıların yılbaşı olarak kabul ettikleri güne, Farsça Nev (yeni), Ruz (gün) kelimelerinin birleşmesinden oluşan ve yeni gün anlamına gelen Nevruz adı verilir.
Nevruz İranlılara mal edinmekte ise de, " Oniki Hayvanlı Türk Takviminde" görüldüğü üzere, Türklerde de çok eskiden beri bilinmekte ve törenlerle kutlanmaktadır.
Türklerde Nevruz'la ilgili başlıca rivayet, bugünün bir kurtuluş günü olarak kabul edilmesidir. Yani Ergenekon'dan çıkıştır. İşte bu yüzden Türklerde Nevruz, yeni bir yılın başlangıcı olarak kabul edilmiş ve günümüze kadar bayramlarla kutlana gelmiştir.
Orta Asya'daki Türk topluluklarından Azeri Türkleri, Kazak Türkleri, Kırgız Türkleri, Türkmen Türkleri, Özbek Türkleri, Tatar Türkleri, Uygur Türkleri, Anadolu Türkleri ve Balkan Türkleri Nevruz geleneğini canlı olarak günümüze kadar yaşatmışlardır.
Nevruz'dan bir gün öncesine, "baca-baca" denir. Çeşitli renklere boyanmış, suda pişirilmiş yumurtalar, kapı kapı dolaşan çocuklara verilir. Çocuklar o gün gruplar halinde dolaşarak;
Nevruz, Nevruz bahara
Güller güller nahara
Bağçamızda gül olsun
Gül olsun, bülbül olsun
Şeklinde bayatılar, maniler söylerler, yeşil alanlarda boyalı yumurtalar ve âşıklarla oyun oynarlar.
21 MART NEVRUZ BUGÜN
Neşelenip oynayalım
Bahar geldi bayram bugün
Derdi kederi atalım
21-Mart nevruz bugün
Gece gündüze ulaştı
Tomurcuklar çiçek açtı
Soğuk sıcak kucaklaştı
21-Mart nevruz bugün
Çiçeklenir hep ağaçlar
Yeşillenir dağ yamaçlar
Dostluk olsun hep amaçlar
21-Mart nevruz bugün
Haşim KOÇ
Nevruz...
Bahar gelir yazı çeker
Cemre düşer teker teker
Çiftçi tarlasını eker
Nevruzum geldiği zaman...
Gönlümde bir ateş yanar
Yiğit sılasını anar
Göçmen kuşlar dala konar
Nevruzum geldiği zaman...
Ezelinden kutlanıyor
Hep ateşten atlanıyor
Coşkumuz da katlanıyor
Nevruzum geldiği zaman...
Bağı, bahçe kazıyorum
Yayla, kırda geziyorum
Aşka gelip yazıyorum
Nevruzum geldiği zaman...
Çok eskiye dayanıyor
Doğa yeşil boyanıyor
Bak tabiat uyanıyor
Nevruzum geldiği zaman...
Herkes sana imreniyor
Kırda çaylar demleniyor
Bak tohumlar çimleniyor
Nevruzum geldiği zaman...
Nevruzumla bahar başlar
Bir başka ötüyor kuşlar
Çiftçi fidanını aşlar
Nevruzum geldiği zaman...
Peteklerde ballanıyor
Ağaçlar hep dallanıyor
Mehmet dalda sallanıyor
Nevruzum geldiği zaman...
Ulvi MEHMET