drama çalışmamızdan! çocuklara hikaye okumuştum geçenlerde. buğdaydan ekmek olduğunu filan anlatıyordu. yalnız kitabı daha önce hiç okumamıştım, öğrenci getirmişti. okumamı isteyince kıramadım, okudum. ama öyle bi sıkıcı kitap ki.. çocukları geçtim ben kendim sıkıldım kitaptan. baktım gariplerim anlamasalar da uslu uslu dinliyor, anlamaya çalışıyorlar... hemen bitirdim kitabıııı. sonra stajyer öğrencinin ceketi vardı, onu giydim üstüme. dedim ki çocuklara ben çiftçiyim, elime de sopa aldım bi tane sınıfın ortasını tarla yaptım, toprağı eşeler gibi yaparak tohumlarımı içine attım. tüm çocuklar tohum oldu, kıkır kıkır yere uzanıp tohum taklidi yaptılar. şimdiiii tohumları sulayayııımmmm deyip, elime bi şişe de su alıp küçük küçük üstlerine serptim. hem çok şaşırdı, hem çok eğlendilerr. bööylee doğaçlama bi dolu şey yaptıktan sonra buğdaylarımı toplayıp kamyonuma bindirdim ve fabrikalara götürdüm. sonra fabrikada bikaç işlemden sonra un oldu hepsi. kafalarına minderlerle vurur gibi yaptım, gülücüklerden karınları ağrıdı. unları paketlere doldurdum, çocukların isimlerini verdikleri marketlere götürdüm. sonra yine kılık değiştirdim, yaşlı teyze oldum, marketten un aldım. sonra aldığım unları eve getirip (yaniii çocuklarıııı) börekler, ekmekler, pastalar yaptımmmm. en sonunda da çocuklar beni masanın üzerine yatırıp yemek yapmak istediler benden. 20 tane minicik çocuk eli üzerime hayali çikolatalar, şekerler, üzümler, kebaplar atıp karıştırdı. kebap ne geziyorsa pastanın içinde ;) sözün kısası, çok eğlendik işte.. sık sık yapıyoruz böyle :Pp