AİLEYİ ETKİLEYEN STRES FAKTÖRLERİ ÇOCUĞU NASIL ETKİLER?
Çocuklar da dahil olmak üzere, yaşayan her canlıyı stres etkiler. Zaten stres etkeninin bir insanı etkilememesi durumunda da normal bir psikolojik yapıdan bahsetmek zor olur. Çocuğun yetişmesinde, hayata adım atmasında en önemli ve vazgeçilmez basamak olan aile ortamı da çocukların psikososyal gelişimini doğrudan etkiler. Aileyi etkileyen her türlü olayın çocukta büyük veya küçük bir etkisini görmek mümkündür. Aile üyelerinden birindeki bedensel veya ruhsal sorun veya onu etkileyen stres etkeni de aile üyelerinin işleyişini, psikolojisini ve yapısını etkileyecektir. Bu etkilenme sonucunda aile ile birlikte aile içindeki her bireyde, yakın veya uzak gelecekte bazı etkilenme belirtilerinin görülmesi kaçınılmazdır. Şunun altını çizmek gerekir ki aileyi oluşturan temel unsurlar olan anne ve babanın çocukluk dönemindeki durumları, hayatları boyunca karşılaştıkları olaylar, şu anki kişilik yapıları, eğitim durumları, çevre şartlarından etkilenmeleri, toplumsal statüleri gibi birçok konu, ailenin bu gününü ve geleceğini her konuda etkileyecektir. Yani bir anne babanın küçükken başından geçen bir hadise veya anne babasından devamlı olarak gördüğü davranış tarzı onun stres etkenine karşı cevap durumunu, aynı zamanda çocuğuna karşı uyguladığı eğitimi veya gösterdiği tepkiyi etkiler.
Bununla birlikte bir ailenin şu anki durumunu ve stres etkenine karşı gösterdiği cevabı tam olarak değerlendirmek için onun geçmişindeki etkenleri hesaba katmak yerinde olur. Basit bir örnek verelim: Anne babanın çocukken karşılaştığı bir ölüm olayında, kendi anne babalarının tepkisi, onların şu an aynı olay karşısındaki tepkilerini belirler. Bu örnekleri artırabiliriz. Anne babanın hayatında karşılaştığı her olay, onların şu anki durumlarına ve kişiliğinin şekillenmesine negatif veya pozitif bir etkide bulunmuştur. Aynı zamanda aile içerisindeki her bir çocuğun hemen her konudaki iyi veya kötü yönde etkilenmeleri de onların gelecekteki durumlarını belirleyecektir.( Schreıber,2004)
Sonuç olarak stres etkenlerinin, strese anne babanın verdiği cevabın, stres etkeninin süresinin, destek faktörlerinin, stres sonucunda ailenin aldığı konumun çocuğun gelişiminde kesin bir etkisi vardır. Bu çocuk ister anne karnında, ister 6 aylık olsun hiç fark etmez. Bu stres etkenlerinin kısa ve uzun dönemde birçok etkisi olacaktır. Anne babaya düşen görev bu etkilenmenin olumsuzluklarını en aza indirmesi, hatta bu stres ortamında bile çocuğu adına kazanımlar sağlamasıdır.(Aydınlı,2003)

Stres etkenlerini sıralayacak olursak (herhangi bir aile üyesini veya bütün aileyi etkileyen):
· Bir yakının ya da arkadaşın ölümü.
· Taşınma.
· Ayrılık.
· Boşanma.
· Ekonomik zorluklar.
· Bedensel hastalıklar.
· Tabii afetler.
· Sosyokültürel sorunlar.
· Cinsel ya da fiziksel istismar.
· Ebeveynlerdeki madde bağımlılığı.
· Çocuğa yeterli ilgi ve sevginin verilememesi.
· Çocuğun sağlık bakımının yapılamaması.
· Çocuktaki zekâ sorunlarına paralel olmayan, aşırı beklenti içinde olma.
· İşsizlik.
· Yeni bir iş.
· Ebeveynlerin iş yerinde terfi etmesi. (İş yoğunluğunu ve başarı kaygısını artırarak çocuğa olan ilgiyi azaltabilir.)
· Yeni bir kardeş doğumu.

Aileyi etkileyen stres etkenleri sonucunda anne babanın etkilenmesi ve bazı psikolojik sorunların oluşması olağandır. Aslında her bir stres etkenine karşı farklı bazı belirtiler oluşmasına karşın, genel olarak anne babada oluşabilecek belirtiler şu şekilde sıralanabilir:

· Anne babada depresyon.
· Hayata karşı isteksizlik .
· Kendi bakımında azalma.
· İş motivasyonunda azalma.
· Ailesine olan ilgide azalma.
· Uyku ve iştah değişiklikleri.
· Konsantrasyon düşüklüğü.
· Çabuk sinirlenme.
· Tahammülsüzlük.
· Çocuklarının sevgi ve duygusal ihtiyacını karşılayamama.
· Yalnızlığa eğilim.
· Sosyal çevrelerinde uyumsuzluklar.
· Halsizlik.
· Yorgunluk.
· Madde bağımlılığına eğilim.
· Aileye ayrılan vakitte azalma vb. gibi birçok belirtiyi anne baba gösterebilir.

Anne babadaki bu tür değişikliklerin işlediği bir aile yapısının, o ailede yaşayan bireylere ve elbetteki çocuklara çok önemli etkileri olacaktır. Bu etkileri kısa vadede ve uzun vadede etkiler olarak ikiye ayılabiliriz.(Wilkinson,2005)

Çocuklarda görülen belirtileri ise şöyle sıralayabiliriz:
· Okul başarısında düşme, arkadaş ilişkilerinde sorunlar.
· Sosyal aktivitelere karşı ilgisizlik.
· Kendi öz güveninde azalma.
· Tahammülsüzlük.
· Çabuk sinirlenme.
· Çok fazla uyuma veya uykusuzluk.
· İştahta artma veya azalma.
· Yalnızlığa eğilim.
· Alınganlıkta artış.
· Karşı gelme.
· Madde kullanımına eğilim.
· Her şeyden çabuk sıkılma.
· Sevdiklerinin başına bir şey gelecek korkusu.
· İçe çekilme ve sessiz olmayı tercih etme.
· Okula gitmek istememe.
· Konuşmaya ve etkileşime isteksizlik.
· Öfke patlamaları.
· Aşırı hareketlilik görülebilir.

Çocuklarda olabilecek psikiyatrik durumlar ise şunlardır;
· Depresyon.
· Travma sonrası stres bozukluğu.
· Altını ıslatma
· Tik bozuklukları.
· Kekeleme.
· Konuşma bozuklukları.
· Davranış değişiklikleri ve reaktif bağlanma bozukluğu.
· Dissosiyatif bozukluklar.
· Kaygı bozuklukları, uyku bozuklukları vb.

Yapılması gerekenler:
· Stres etkeninden çocukları mümkün olduğunca korumaya çalışmak.
· Anne babanın durumdan etkilenmeleri halinde psikiyatrik yardım almaları.
· Çocuğa yönelik sevgi ve destek mesajlarının artırılması.
· Öğretmen ile işbirliği sağlanarak onun çocuğa yönelik ilgisinin artırılması.
· Bu dönemde gelişebilecek madde bağımlılığı vb. riskli davranışlar için çocukların durumlarının takip edilmesi.
· Anne babanın mümkün olduğunca çocuğu ile yakınlık sağlayarak onun kendini ve duygularını ifade etmesine zemin hazırlamaları.
· Çocukta görülebilecek davranış değişiklikleri ve yukarıda sayılan belirtilerin fazlalığı durumunda gerekli psikiyatrik müdahalenin vakit geçirmeden yapılması .
· Çocukların bu dönem için mümkün olduğunca sosyal aktivite yönünden desteklenmeye çalışılması.
· Stres ortamının etkisini azaltan faaliyetlere ailenin tamamının katılması.
· Çocuğun motivasyonunu artıracak kişilerle sık sık görüştürülmesi.
· Uzun dönemde stres faktörünün etkileri açısından uyanık olmak.
· Çocuğa gösterilen hoşgörü sınırlarını bu dönem için artırmak.
· Çocuğun olaylar karşısındaki duygusal ifadelerine değer vermeye çalışmak.
· Çocuğa ayrılan vaktin artırılarak ona olan desteğin her iki ebeveyn tarafından verilmesini sağlamak.
· Daha önceden tahmin edilebilen stres etkenleri için önceden bazı tedbirleri almak ve çocukları bu olaylara hazırlamaya çalışmak.

ALINTI