Bebeğinizi doğar doğmaz bağrınıza basın
Bebeğin, göbek bağı kesildikten hemen sonra annenin göğsünün üzerine yatırılması annesiyle arasındaki ruhsal bağın gelişmesini sağlıyor.

Türkiye Milli Pediatri Derneği Başkanı ve Hacettepe Üniversitesi Tıp Fakültesi Çocuk Sağlığı ve Hastalıkları Öğretim Üyesi Prof. Dr. Murat Yurdakök, yaptığı açıklamada, doğumdan sonraki ilk 15 dakikanın bebek ile anne arasında ruhsal ilişki açısından çok önemli olduğunu söyledi.

Prof. Dr. Yurdakök, bebeğin doğumdan hemen sonra annenin memeleri üzerine yatırılmasıyla annesiyle arasındaki ruhsal bağın gelişmesinin sağlandığını belirterek, "Böylece anne sütü erken ve bol gelir" dedi. Sağlıklı yeni doğan bebeklerin herhangi bir yardım yapılmasa bile sürünerek anne memesine yaklaştıklarını ve emmeye başladıklarını anlatan Yurdakök, "Meme başlarının ve etrafının süt veren annelerde koyu olmasının nedenlerinden birisi bebeklerin daha iyi görebilmesini sağlamaktır. Ayrıca buradan salgılanan bazı maddelerin kokusu da bebeği memeye çeker" diye konuştu.

"İlk emzirme en geç 1 saat içinde olmalı"

İlk emzirmenin mutlaka en geç bir saat içinde yapılması gereğinin altını çizen Yurdakök, bebeğin emmeye en istekli olduğu dönemin geçmesi halinde, uzunca bir süre isteksizlik göstereceğini belirtti.

Yeni doğan bebeklere annenin ilk sütünün az olduğu düşünülerek şekerli su veya mama gibi yapay besinlerin verilmemesi uyarısında bulunan Yurdakök, "Eğer gıda takviyesi yapılırsa bebeğin açlığı gider. Bebeğin bir kez biberonla beslenmesi, daha sonra annesinin memesini emmesini zorlaştırır" diye konuştu.

Anne sütünün ilk besin olarak alınmasının, bebeği hem mikroplara karşı koruyacağını hem de bağırsaklarında normal bakteri topluluğunun yerleşmesini sağlayacağını belirten Yurdakök, şunları kaydetti:

"Bu bakteriler hem sindirimin normal bir şekilde yapılmasını sağlar, hem de bazı vitaminler gibi besin öğelerini yapar. Ana rahmindeki bebeklerin bağırsaklarında hiç mikrop yoktur. Normal yolla doğan bebek önce annesinin doğum kanalındaki, sonra da anüsünün etrafındaki bağırsak bakterileri ile temas eder. Bebeğin anne sütünü emmesi de bu bakterilerin bağırsaklarında daha çabuk çoğalmasını sağlar. Sezaryenle doğan bebekler bu bakterilerle karşılaşmadıklarından, bağırsak floraları daha çok çevreden gelen bakterilerle gelişir. Bu mikroplar da bebekte ağır hastalıklara neden olabilir." Yurdakök, sezaryenle doğum yapan annelerin anestezinin etkisinde oldukları için ilk dakikalarda bebeklerini emzirmekte güçlük çektiklerini de söyledi.

Anne sütü hayat kurtarır
Yapılan çalışmalar, anne sütünün her yıl dünyada 1 milyon 300 bin bebeğin hayatını kurtardığını gösteriyor. Sağlık Bakanlığı da bu çerçevede bebeklerin anne sütüyle beslenmesini teşvik amacıyla program yürütüyor.

Program, bebeklerin doğar doğmaz emzirmeye başlanması, ilk 6 ay sadece anne sütü verilmesi, 6. aydan sonra ise emzirmenin uygun ek besinlerle 2 yaşına kadar sürdürülmesi amacını taşıyor.

Anne sütüyle beslenen bebeklerin hastalıklara karşı dirençli oldukları, zeka düzeylerinin de anne sütüyle beslenmeyen bebeklere oranla 8 puan daha yüksek olduğu belirtiliyor.

alıntı