Anne Sütü Önemi

Hastanelerde yer alan çocuk sağlığı ve hastalıkları bölümü 0-16 yaş arasındaki çocuklara hizmet vermektedir. Çocuğunuzun bu departmanda doktor tarafından kontrol edilmesi için hasta olmasına gerek yoktur. Çünkü burada öncelikli olarak hedeflenen çocukların sağlıklı bir büyüme evresinden geçmesini sağlamak ve eğer hastalık tespit edilirse bu çocukların hızlı bir şekilde iyileşmesini sağlamaktır.
Sağlıklı bir yetişkin bedenine sahip olmak için çocuklukta oluşan hastalıkların tedavisi ve tanısı oldukça önemlidir. Bu sayede erken teşhislerde ilerde meydana gelebilecek kötü sonuçların önüne geçilebilmektedir. Çocuk bedeni, gelişim aşamasında olduğu için daha hızlı bir şekilde kendini yenileyebilmektedir. Ancak daha az mikrop ve bakterilere maruz kaldığı için yetişkin insanlara göre hastalıkları daha çabuk kapabilmekte ve daha ağır geçirebilmektedir. Bu noktada doğum anından itibaren bebeğin beslenmesi bile hastalığa sebep olacak durumların önüne geçilmesi açısından büyük önem taşımaktadır.
Bebeğiniz için vazgeçilmez tek besin; Anne Sütü
Her memeli canlıda olduğu gibi insanlarda da yeni doğan bir bebeğin gelişimini en verimli şekilde başlatmak için en doğal besin anne sütüdür. Mucize olarak nitelendirilebilecek bu besin kaynağı ilk 6 ay boyunca bebeğin tüm besin ihtiyacını karşılayabilecek kadar sağlıklıdır. Anne sütünden mahrum kalan, dünya çapında 1 milyondan fazla bebeğin ishal, solunum yolu enfeksiyonları ve diğer benzer enfeksiyonlar yüzünden yaşamlarını kaybettiği bilinmektedir. 6 aydan sonra ek besinlere geçilse de 2 yaşına kadar bebeğin anne sütü takviyesi devam ettirilmesi gerektiği Dünya Sağlık Örgütü (WHO) tarafından vurgulanmaktadır.
Emzirmeye başlama süreci en başta anne için acı verici bir deneyim olabilir, çoğu anne sabırlı davranamamakta ve bu işlemi gerçekleştiremeyeceğini düşünerek hayal kırıklığına uğramaktadır. Ancak bir hafta içerisinde bebek emmeyi öğrenmekte ve maksimum bir ayda da anne ile bebeğin arasında emzirme sürecinin zorlu yanı atlatılmış olmaktadır.
Anne sütü ile beslenen bebekler her hastalıktan olmasa da savunmasız minik bedenlerine çok rahat bulaşabilecek birçok hastalık ve enfeksiyondan korunmasına yardımcı olmaktadır. Bebeklerde çok sık görülen kulak enfeksiyonu, alerjiler, kusma, ishal, bronşit, bronşiolit, menenjit anne sütü ile beslenme sayesinde oldukça az görülür. Anne sütü bileşiminde bağışıklık sistemini güçlendiren prebiyotikler bulunur. Bebeğin ruhsal, bedensel ve zekâ gelişimine büyük katkısı olan anne sütü çocuklarda dikkat azlığı sendromu riskini oldukça azaltmaktadır. Emzirme ile bebeğin en iyi çene, dişeti ve diş gelişimi de sağlanmış olur.
Tamamen doğal olan anne sütü bebeğin büyümesi için gerekli tüm besinlerin ihtiyacını karşılayabilecek kadar kapsamlı olduğundan çok sıcak iklimlerde bile bebeğe artıdan su vermeye bile gerek olmaz. Bedenen sağladığı yararlar dışında bebeği emzirirken anne vücudunda oluşan oksitosin hormonu ile anne ile çocuk arasında bir güven bağı oluşur ve bu durum bebeğin duygusal ihtiyacını karşılar. Ayrıca bu hormon emzirme esnasında sütün rahatça verilmesini sağlar. Bebek acıktığı her an emzirilmelidir. Emzirmeye başlanmadan önce eller yıkanmalı ve rahat edilecek bir alan oluşturularak bebek burada beslenmelidir. Rahatsız bir ortamda bulunmak hem bebeği hem anneyi strese sokar ve sütün azalmasına sebep olabilir. Anne sütü ile beslenen bebekler, mama ile beslenen bebeklere göre daha çabuk acıkmaktadırlar ve bir iki saat arayla emmek isteyebilmektedirler. Bunun sebebi anne sütünün çabuk sindirilmesi ve midenin daha hızlı boşalmasıdır. Bir iki ay sonunda bebek geceleri daha fazla uyumaya başlar ve emme araları uzar.
Anne için emzirmenin de birçok faydası bulunmaktadır. Emzirirken kalori yakımı da olduğu için annenin doğumdan önceki kilosuna dönmesine yardımcı olmaktadır. Emzirmenin, yumurtalık ve göğüs kanseri riskini azaltan etkenlerden biri olduğu ispatlanmıştır. Annenin kemik yoğunluğu artar ve doğum sonrası genişleyen rahmin normal boyutlarına dönmesine yardımcı olur.
Bu kadar çok yararı olan doğal bir besini bebekten mahrum bırakmak ve annenin doğumdan önceki haline dönmesi sürecini yavaşlatmak pek mantıklı bir karar olmaz. Ancak emzirmeye başladığında tecrübesiz annenin yaşadığı zorluklar bunu düşünmeye itebilir. Burada en önemli şey sabretmektir. Bilinçli bir anne zorlukları aşarak bebeğine ve kendisine çok yararı olacak bu emzirme sürecini başarılı bir şekilde geçirecektir.


.alıntı.