ÖnceOkulÖncesi Ortak Yapımı Hikaye (voL.1)

Arkadaşlar herkesin katılımı ile bir hikaye yazmayı öneriyorum. Kurallardan biri şu ki; herkes en fazla 3 cümle yazacak. Lütfen 3 cümleden fazla yazıp da tek başınıza bir hikaye oluşturmayın. 1 cümle de yazabilirsiniz, dilerseniz.
Eğer aynı anda mesaj gönderilirse, bir sonraki üye en sondaki mesajı baz alarak hikayeye devam etsin. Bir önceki mesajı yöneticilerden silmesini rica ederiz. Başlıyorum ;


Uyanır uyanmaz hemen vücudunu yokladı Zehra. Eksik bir organı yoktu, hepsi yerli yerindeydi. Gördüğünün sadece bir kabus olduğuna inanması zamanını aldı.

korku içinde annesine koştu ve rüyasını anlatmaya başladı.heyecandan cümleleri toparlayamıyordu.ağlamaya başladı

o gün hayatında bir mucizenin gerçekleşeceğinin henüz farkında değildi...hayatını derinden etkileyecek..onarılmaz,geri dönülmez..

Annesi, Zehra'nın anlattıklarını dinlerken kimi zaman yüzünü buruşturuyor, kimi zaman onunla birlikte korkuyordu. Kızını dinlerken, farkında olmadan yüzü şekilden şekle giriyordu. Zehra, gözlerini dikmiş annesinin garip yüz ifadelerini seyrediyordu.

annaesini gösterdiği tepkiler zehra yı ürkütmüştü..zehra nın rüyası da annesini..bilemezlerdi kii hayatları bu rüyadan sonra asla eskisi gibi olmayacaktıı...

bu rüyayı ikisi de unutmaya karar verdiler:) birz çıkıp alışveriş yapmak ikisine de iyi gelecekti..hem zehra'nın annesiyle uzun süredir tanıştırmak istediği biri vardı...( yönünü değiştirelim birz,yoksa kabuslar evine dönecek hikaye:)

Annesi, mavi bir t-shirt tuttu Zehra'nın üzerine. Kızına olup olmayacağına bakıyordu. Zehra sadece annesini izliyordu.

izliyordu çünkü annesi zehra'nın mavi rengi sevmediğini nasıl unutabilirdi..ikisi de hala gergindi aslında..tam o sırada zehra onu gördü..

Üniversitenin kantininde tanıştığı Musa Ağa'yı. Musa, gerçekten bir ağa idi. En azından Gaziantep'te herkes ona bu şekilde sesleniyordu.

ona ilk görüşte aşık olmuştu zehra,hep de tüm prensiplerinden vazgeçecek kadar..işte şimdi sıra,musa'yı annesi ile tanıştırma anına gelmişti..

Anne, Musa Bey... Musa, annem. Zehra Bu kısa tanıştırma faslının annesinin gözünde hiç bir değerinin olmadığını çok iyi biliyordu. Bu Musa Bey, kimdi, kimlerdendi, çalışıyor mu, öğrenci mi, kaç yaşında - biraz büyük görünüyordu açıkçası - bu ve benzeri bir çok soru gelecekti akşam eğer şimdi hepsini öğrenemezse.

ZEHRA'NIN ANNESİ MİNE MUSA'YI İNCELEDİ...DELİCİ BAKIŞLARR,MAĞRUR İFADE..HAYIR CIVIL CIVIL KIZI ZEHRA BU ADAMDAN HOŞLANAMAZDI..AMA NE YZIK Kİ KZININ GÖZÜNDE Kİ MUSA'YI DA GÖREBİLİYORDU...

Eve dönüş yolunda tek kelime konuşmadılar. Fırtınadan önceki sessizliğe benziyordu bu anlar. Eve vardıklarında yorgunlardı.. Hayır hayır suskun

Annesi zehranın gözlerine baktı,ondan bir açıklama bekliyordu.Ama zehra konuşmamakta ısrarlıydı.Her zamanki gibi odasına gitti ve çekmeceden Musa'nın fotoğrafını aldı.

BAK DEDİ ANNESİNE _ MUSA BENUM HAYATUMDA GÖRDUGUM VE TANUDUGUM EN İYU İNSANDUR DAAA(KARADENİZLİ OLSUN İSTEDİM KIZIMIZ):)

Ne zamanda beri tanışıyorsunuz,bugün çarşıda görmeseydik bunları bana ne zaman anlatacaktın dedi annesi kızına.

zehra annesinin gözlerinin içine baktı..huzursuzdu,olacakların farkındaydı fakat artık söylemeliydi..'anne biz musa'yla evlendik!!!!''

Zavallı anne duydukları karşısında şok olmuştu. Ne yapacağını bilmez bir halde kızına tokatı vurmuştu bile. Zehra ağlayarak odasına koştu... Ne yapmıştı, bunu nasıl söylemişti, bilmiyordu.

Annesi kızına attığı tokattan pişman olmuştu. Ama bu karmaşık durumun nasıl düzeleceğini de düşünmeye başlamıştı. Zehra yediği tokattan sonra ağlayarak hızla odasına gidip bavunu açıp eşyalarını toplamaya başladı

gitmekle kalmak arasında bavulunu hazırlıyordu gitsemiydi yoksa annesinin yanında mı kalsaydı hayır hayır annesini yalnız bırakamazdı ya Musa ne yapmalıydı aklı karmakarışıktı

ve sonra ani bir kararla gitmeye karar verdi..musa'yı seviyordu onunla çok mutlu olacaktı..hem annesi nasıl olsa kızına dayanamaz onları affederdi,ama zehra geri dönülmez bir yola girdiğinin henüz farkında değildi...

tam olarak tanımadığı bir kişiyle hayatını birleştirmiş ve annesini terk etmişti.İleriyi düşünmeden adım atmıştı belkide bir uçuruma doğru yol alıyordu

o an bunların hiçbirini düşünmedi zehra..evden kaçarcasına çıktı,annesine veda bile etmeden..hemen musa'yı aradı...

geliyorum aşkım evi terkettim artık sen ve ben mutlu bir yaşam süreceğiz önümüzde hiçbir engel kalmadı

fakat bir gariplik vardı,musa duyduklarından hiç memnun olmamıştı sanki ya da zehra'ya öyle gelmişti...musa' geliyorum'dedi ve telefonu kapattı...

zehra telefonu kapattıktan sonra büyük bir sevinçle dışarı çıktı. yoldan geçen taksiyi durdurdu taksideyken musayı ve yeni hayatını düşünerek gülümsedi . O sırada musa aldığı telefondan hiç memnun olmadığı ve birşey yapması gerektiğini biliyordu

musa zehra kadar cesaretli değildi evet bu hiçte doğru bir davranış değildi zehrayı geri dönmeye ikna etmeliydi işi yoktu parasıda yoktu zehrayı mutlu edemezdi

Söylediği yalanları bir bir gözden geçirip, açık vermekten çekinerek hepsine bir kılıf arama çabasına girdi. Peki ya odasındaki gerçekler? onları yalanlayabilir miydi ?

zehra taksiyi apartmanın önünde durdurdu. Kapıda durup musanın ismi yazılı zile bastı. O sırada musa bu durumdan nasıl kurulacağını düşünürken zil çaldı, gelen zehra olabilirdi onun yukarı çıkması gerçeklerin ortaya çıkması demekti .Buna izin vermemeliydi, hemen anahtarını alıp aşağıya zehranın yanına indi

ama rüyasının gercekleşicek olmasından çok korkuyordu bu yuzden tereddüt içindeydi

hemen kapıyı açtı tam tahmin ettiği gibi zehraydı gelen. peki şimdi ne yapacaktı?

Zehra kapı açıldıktan sonra bir süre musa ya baka kaldı. bir gariplik vardı zehranın hala çözemediği. düşüne durdu ve musanın kapıyı açar açmazki yüz ifadesine bire anlam yüklemeye çalıştı. bir süre sonra musa kapının kalan yarımını açıp zehrayı eve buyurdu. zehranın taksideki mutluluğunun yerini buruk bir sevinç almıştı ...