Hayatımızda Dinlenmenin Yeri ve Önemi

Hayatımızda Dinlenmenin Yeri ve Önemi

Havanın böyle sıcak olduğu günlerde insan serin, kafasını dinleyecek yer arıyor. İnsanlar genelde şehir yaşantısından uzak, havası temiz, yemyeşil her yerin ağaçlarla dolu olduğu, buz gibi suların aktığı yayla yerlerini arıyor. Bu serin yerlerde tatilini geçirmek istiyor. Çünkü insanların dinlenmeye, sıkıntılarını atmaya ihtiyacı var.

Bazıları dinlenmeyi vakit kaybı sayar. Bazıları ne yapsa dinlenemez. Ancak dinlenme, sağlıklı Ve huzurlu yaşamanın vazgeçilmez koşulu. Onun da kendisine göre teknikleri var. Bardağı dolduruyorsunuz, dolduruyorsunuz... Su, bardağın yarısını aştı. Eğer siz hâlâ doldurmaya devam ederseniz, sonucunu da biliyorsunuzdur muhakkak. Taşırmamak veya bardağı devirmemek istiyorsanız, yapacağınız tek şey, zaten farkında olduğunuz gerçeği kabul etmek, artık doldurmayı bırakmaktır, tabii eğer bunu isterseniz.

Dinlenme; sıkıntılarından bıkan, yorulan insanın hayata yeniden hazırlanmasıdır. Hayatı daha kaliteli yaşayabilmek için bir yol bulabilme veya uygun bir yol seçebilmesidir. Meydana gelen bütün olumsuzluklardan uzaklaşıp bedene ve zihne gerekli olan vakti ve önemi vermektir. Dinlenme çoğu kişi tarafından mühimsenmiyor veya dinlenmek için verimsiz yollar deneniyor. Sonuç olarak, çoğu kişi bir sonraki güne enerjisi tükenmiş bir halde uyanıyor. İyi bir dinlenme için insanın kendine özel vakit ayırması şarttır.
Öncelikle, kişinin kaliteli bir şekilde dinlenmesi için dinlenmeye ihtiyacı olduğunu fark etmesi lâzım. Ve ayrıca kendisine dinlenmek için izin vermesi gerekir. Çoğu insan bunun gereksiz olduğunu düşünür ve bu zamanı kaybedilen bir zaman olarak algılar. O yüzden, kişi ilk olarak bu düşünceden uzaklaşmalı ve dinlenmeyi mühimsemelidir. Ve ikinci olarak da buna vakit ayırmalıdır. Bir gün içinde mutlaka 3 saat veya 10 saat vakit ayırmaya gerek de yoktur. Bir dakikalık iyi bir rahatlama egzersizi bile kişinin daha huzurlu olmasını sağlayacaktır. Amaç, düzenli olarak belirli tertipte nefes alıp vermek, nefesi izlemek ve hiçbir şey düşünmeden dikkatini o noktada toplayabilmektir."

Dinlenmeyen insan gergin olur ve vücudunda kas gerginlikleri meydana gelir. Bedeninde ufak tefek sekmeler oluşur. Damarlarda daralmalar ortaya çıkar. Dolayısıyla hücrelere giden kan miktarında azalma meydana gelir. Damarlar farklılaştığı için, bu durum beyin kanamalarına kadar gidebilir. Eğer vücutta herhangi bir bölge veya organ hassas ise orada hasar oluşmaya başlar. Önce gastrit, ülser, sonra da mide kanseri oluşabilir. Hattâ gerginliğin, kadınlarda kemik erimesinin hızlanmasına dahi sebep olduğu belirtiliyor. Stres, vücudun bağışıklık sistemini bozmaya başladığı için, vücudu hastalıklara açık hale getirir. Dinlenme aynı zamanda sağlıklı bir iletişimi de sağlar. Çünkü zihni yatışmış ve bedenen dinlenmiş bir kişi karşısındakiyle rahat iletişime geçer. Bu da karşısındakini dinlemeyi ve karşısındaki kişinin de kendisini sağlıklı bir biçimde dinlemesini sağlar. Ayrıca dinlenme beynin daha kolay algılamasını ve bilgileri sentezleyebilmesini sağlar. Bu yüzden çoğu buluş dinlenme esnasındayken gerçekleşmiştir. Einstein ve Newton buluşlarını dinlenirken sonuçlandırmışlardır."

Kelime oyunu, yap-boz, tenis gibi oyunlar beynin gereksiz ayrıntılarla meşgul olmasını engelleyerek rahatlamasını sağlıyor. Herkesin dinlenme şekli farklıdır. Kimi hiçbir şeyle meşgul olmaz, yalnızca uyur. Kimi de koşarak, gezerek, yürüyerek, resim yaparak, müzik dinleyerek dinlenir. Burada önemli olan kişinin kendisini gerçekten dinlendirdiğine inandığı rahatlatıcıyı bulmasıdır. Yorgunluğunuzu avucunuzun içine alabilirsiniz. Nasıl rahatlayacağınıza karar vermek size kalmış. Meselâ; havası temiz bir yer, güzel bir manzara, ağaçlı bir alan, serin bir balkon, şifalı suyu olan bir yayla, rahat bir koltuk, sıcak bir içecek, hayallerinizle güzel bir sohbet sizi bekliyor olabilir... İşte ben de sizlere tüm bu özelliklerin bir arada olduğu Hassa’daki Çardak yaylasını dinlenme yeri olarak tavsiye ediyor, bir günlüğüne oraya gidip dinlenmek için, piknik yapmanızı öneriyorum.

(Ç)ardak yaylası yukarıda, dağların arasında.
(A)ilenle piknik yapmalısın bu yüksek dağda.
(R)ahat şekilde uyumak vardır orada.
(D)oyum olmaz ki şifalı suyunun tadına.
(A)sla unutulmaz yaylada geçen günler.
(K)uş seslerine eşlik eder esen yeller.



(Y)ediğin yemeklerin tadı unutulmaz.
(A)klından, yapılan piknikler asla çıkmaz.
(Y)ayılan yabani, evcil hayvanlara bakarsın.
(L)ale, sümbül, ıhlamur kokularını alırsın.
(A)şağıya fındıklığa iner, dereden su içersin.
(S)ırtına topladığın ıhlamurları alır çıkarsın.
(I)hlamurlardan güzel bir çay demler, içersin...

Hasan KAYA