Başarı Yolunda İlk Adım

Başarı Yolunda İlk Adım

Önce Kendinizi Tanıyın, Okullar açılacak ve siz elinize çantanızı ya da sadece kalem ve defterinizi alıp okul yolunda birbirinden değişik hayaller kurarak yürümeye başlayacaksınız. Okullar açılacak ve siz orta öğretim ya da üniversite, hangisinde okuyorsunuz bilemiyorum ama okul yolunda bir yıl daha yürüyeceksiniz.


Okullar açılacak ve anne-babalarınızın, öğretmenlerinizin, çevrenizin, içinde yaşadığınız toplumun ve en önemlisi vicdanınızın sizden büyük beklentileri olacak.


Okullar açılacak ve siz bu beklentilere ya cevap vereceksiniz, ya da bir yıl daha amaçsız, hedefsiz, belirsiz geçmiş olacak.


Okullar açılacak ve siz herkesin istediği gibi başarılı olmayı isteyecek, ya çok başarılı olacak, geleceğinize bir adım daha yaklaşmanın mutluluğunu yaşayacak; ya da “bu yıl da başarı seneye kaldı!” diyeceksiniz. Kendinize olan güveninizi kaybedecek, “benden ne köy olur ne kasaba!” türküleri çağırmaya başlayacaksınız.


Okullar açılacak ve bir yıl daha sabah akşam okula gitmek zorunda kalacaksınız. İsteseniz de istemeseniz de.


Unutmayın arkadaşlar, çok yakında (ortaöğretimler Eylül ayında, üniversiteler Ekim ayında) okullar açılacak. Okulların açılmasını beklemeden etrafınıza bakmanızı rica edeceğim sizden.


Etrafınıza gözlemci olarak bakın bu sefer. Bakın ve lütfen görün.


Bunun için çok uzaklara gitmenize gerek yok. Hemen yanı başınızdaki insanlara bakın. Kimisini hayat gemisine binmiş hedefine doğru her geçen gün düzenli olarak ilerlerken, kimisini ise, rotası belli olmayan gemi gibi okyanusun ortasında bir oyana bir bu yana sallanırken göreceksiniz.


Yaşınız kaç olursa olsun, bu güne kadar ne yapmış olursanız olun! Önünüzde size verilen, takdir edilen ve bitiş zamanını Allah’tan başka kimsenin bilemediği bir hayat var. Belki üç yıl, belki otuz yıl, belki dosan yıl…


Zamanın ne önemi var. Zaman bizim karar verdiğimiz an başlayan bir süreçtir. Doksan yıl yaşayıp hiçbir şey yapmadan ölüp giden insanlarla, az zamana çok şey sıkıştırmış insanlar arasında bir kıyas yapmak gerekirse, ikincisinin daha fazla yaşadığını göreceksiniz.


Birini diğerinden farklı kılan nedir? Neden biri çok başarılı ve mutlu olurken, hayatta atacağı adımları güvenle atarken, bir diğeri rüzgarın önündeki kuru yaprak gibi, rüzgar ne yana eserse o tarafa doğru gidiyor? Sadece düşünün! Lütfen henüz okullar açılmadan, okulların açılmasına birkaç gün varken başınızı ellerinizin arasına alın ve sadece düşünün. Bu iki seçenekten hangisi sizi mutlu eder? Siz hangisini, tercih edersiniz?


Okullar açılmadan önce, henüz zorunlu 180 iş gününü okul yolunda harcamadan önce sadece düşünün. Kendinize birkaç soru sorun. Önce kendinizi tanıyın. Neleri başarıp neleri başarmayacağınıza daha sonra karar vereceksiniz. Unutmayın önce kendinizi tanımakla başlayın işe! Soracağınız sorulara kısa ama net cevaplar vermeye çalışın. Bir başkasının etkisinde kalmadan, kendinizin cevaplarını belirleyin. Mümin Sekman’ın, ‘Ya Bir Yol Aç’ isimli kitabından da istifade ederek kendinize soracağınız sorulardan birkaç tanesini burada yazmak istiyorum:


• “Size göre hayatın anlamı nedir? Ve hayatın amacı nedir?” Yaşadığınız hayatı anlamlandırın ve bir amaç belirleyin. Gelecekte kuracağınız hayatınızın temellerini isteyerek ya da istemeyerek, zorunlu olarak aşındırdığınız okul yolları ve okulda tahta sıralarda geçirdiğiniz zamanın verimli geçip geçmediği belirleyecektir.
• Soracağınız ikinci soru; “ Bu yaşınıza kadar (henüz çok yıl geçmemiş olsa da) hayatta elde ettiğiniz başarılar nelerdir?” Küçük de olsa mutlaka bir şeyleri başarmışsınızdır. Ve inanın başarıda küçük diye bir kavram yoktur. Kimisi için bir şirketin Ceo’su olmak başarı iken, kimisi için mutlu bir aile hayatı kurabilmek çok büyük bir başarıdır. Kimisi milyonlarca insanın karşısında konuşma yapabilmeyi başarı olarak görürken, kimisi ise sevdiği kıza/erkeğe merhaba diyebilmeyi başarı olarak görmektedir. Sizin yapabildiğiniz ve bu güne kadar başardığınız büyük/küçük başarıları sıralayın.
• Kendinize bir bakın. Siz karakter olarak ailenizin, arkadaşlarınızın, dostunuzun, düşmanınızın ve nihayet kendinizin gözünde nasıl bir insansınız? Önemli olan budur?
• Dış görünüşünüz nasıl? Sizin beğendiğiniz/beğenmediğiniz, başkalarının beğendiği/beğenmediği noktalar nelerdir?
• Yarın ölecek olsaydınız, sizi tanıyanlar kendi günlüklerine sizin hakkınızda neler yazarlar? Onların yazdıklarına sizin hangi olumlu/olumsuz davranışınız neden olmuş olabilir?
• Hızlı ve doğru karar alabiliyor musunuz?
• Hayatınızın ne kadarı sizin kontrolünüz altında?
• Siz nasıl bir insansınız? Mantıklı mı duygusal mı, içe dönük mü dışa dönük mü, aktif mi pasif mi, iyimser mi kötümser mi, cesaretli mi korkak mı, soyut düşünen mi pratik düşünen mi, idealist mi gündelik yaşayan mı, kararlı mı kararsız mı, özgüven sahibi mi kendine güvenmeyen mi, iç disiplin sahibi mi derbeder mi, uzun vadeli düşünen mi kısa vadeli düşünen mi… ve bu benzeri pek çok soru sorun kendinize. Size uyanları yazın lütfen.
• Sizi motive eden şeyler neler? Bazı anılar mı, kitaplar mı, bazı kişiler mi? Ne zaman kendinizi motive olmuş, bir amacı gerçekleştirmek için hırslanmış hissedersiniz?
• Sizin diğer insanlara göre daha iyi yapacağınız işler nelerdir?
• Hayatta karşılaştığınız güçlükler karşısında ne yaparsınız?
• Yaşadığınız hayattan ne kadar memnunsunuz? Hayatınızı nasıl değiştirmek isterdiniz?
• Zeka gücünüz hakkında etrafınızdaki insanların düşünceleri nelerdir?
• Ve en önemli sorulardan birisi ise; Geleceğiniz için hayalleriniz var mı?
• Bu hayalleri gerçekleştirmek adına neler yapıyorsunuz?
• Sizin diğer insanlardan daha iyi yaptığınız şeyler nelerdir?
• Hayatınızda yapmanız gerekenler neler? Siz neler yapıyorsunuz?

Bütün bu sorulara içten, samimi olarak cevap verin. Kendinizle ilgili şimdiye kadar hiç düşünmediğiniz pek çok gerçeğin farkına varacaksınız. İnsan bilmediğinin düşmanıdır. Siz kendinizi bilir ve tanırsanız, küçük bir hareketle değiştirecek ve sizi daha ilerilere götürecek pek çok özelliğiniz olduğunun farkına varacaksınız. İsterseniz çok vakit kaybetmeden işe başlayalım. Ve kendimize bir randevu verip kendi kendimizle tanışalım. İçimizdeki ben’in kim olduğunu ve tüm özelliklerini bir bir sıralayalım önümüzde duran boş kağıda. Haydi kolay gelsin.


Mahmut AÇIL

.ALINTIDIR.