yeşilay haftası


             

Ä°letiÅŸim


 05xx xxx xx xx


vbnetron


[email protected]

×

yeşilay haftası

  • #1
    selinkrtldu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    11.Mart.2011
    Mesajlar
    8
    @selinkrtldu



    yeşilay haftası





    Sigara İçen Arkadaş

    Çakır elinde sigara balkonda oturmuş, günün batışını seyrediyordu. Güneş günün yorgunluğunu atmak için Taşbaş’ın arkasına doğru çekiliyordu. Etrafı hafif bir kızıllık kaplamıştı. Sigaranın dumanı havada dans ediyor sonra da birden dağılıyordu. Çakır kahvesini yudumlayarak o günkü işin stresini atmaya çalışıyordu. Sandalyeye oturmuş, arkaya doğru yaslanmıştı. Akşamın tatlı esen melteminin kanatlarına kendisini kaptırmış, gökyüzünü geziyordu. O sıra birden ince bir çocuk sesi duyulur;
    —Baba, baba nerdesin?

    Çakır birden kendine gelir. Meltemin kollarından iner. Küçük oğlunun kendisini aradığı fark eder. Bu fark ediş Çakır’ın davranışlarında ani bir değişikliğe neden olur. Elindeki sessiz zehiri bir çırpıda balkondan aşağıya atar.

    —Efendim oğlum ne var? Ben balkondayım.

    Balkonun kapısı açılır. Dünyalar güzeli tatlı mı tatlı bir çocuk içeriye girer.

    —Baba ben deminden beri seni arıyordum. Niye kaçtın?

    —Yok, oğlum be niye kaçayım. Sadece balkona çıkıp biraz dinlenmek istedim.

    —Niye içeride dinlenemiyor musun?

    —Ya dinleniyorum da biraz hava alayım dedim.

    —Aa sen de ne garipsin be baba. İçeride hava yok mu da balkona çıktın? İçeride hava olmasa biz yaşayamazdık değil mi?

    —Anlaşıldı oğlum seninle laf tartışmasına girmeye gelmiyor. Söyle bakalım ne diyorsun?

    —Annem yemeği hazırladı. Seni bekliyoruz. Hadi gel de yemeğimizi yiyelim.

    —Haydi, o zaman tartışmayı bırakıp yemeğe koşalım.

    Çakır, Furkan’ı kucağına alıp, elma yanağına bir öpücük kondurdu. Beraberce yemeğe geçtiler. Sofra kurulmuş, yemekler gel beni yer dercesine tebessüm ediyordu. Yemeğe oturmadan önce Furkan hemen lavaboya koştu. Ellerini yıkadı.

    Sonra da sofraya oturan babasına döndü;

    —Baba bir şey unutmadın mı?

    —Tamam hatırladım. Sen de olmasan yani yorgunluktan birçok güzel davranışı unutacağız be Furkan.

    Baba Çakır’da lavaboya giderek ellerini, yüzünü yıkadı. Sonra da yemekleri fazla üzmemek için hemen sofraya kuruldu.

    Salata, ayran, dolma ve o güzelim sarmalar sofrayı süslemiş damaklara tat vermeyi bekliyorlardı. Bismillah diyerek midenin kazıntısını daha fazla sürdürmek istemediler. Furkan’da mismillah, diyerek o da salatadan yemeğe başladı.

    O sırada televizyonda sigaranın zararlarıyla ilgili bir program vardı. Furkan babasına;

    —Baba insanlar niçin sigara içerler. Zehire para verilir mi?

    Baba Çakır bir an boş bulunarak, kendisinin de sigara içtiğini unutup;

    —Oğlum salaklar sigara içer. Bir insan zehire para veriyorsa çok da akıllı değildir. Onun için unutma akıllı insanlar sigara içmez.

    —Yani sigara içenler salak mı babacığım?

    —Şey öyle denilebilir.

    Bu sırada sohbetin tatlı esintisinde yemek silinip süpürülmüştü. Ortada bir şey kalmamıştı. Çakır;

    —Eline sağlık Selam yemekler çok güzel olmuştu. Sen bu gidişle beni koca göbekli bir baba yapacaksın. O zaman da Furkan’ın tombili babası olurum.

    —Afiyet olsun Çakır. O kadar yoğun çalışma temposu böyle güzel yemeklerle giderilir. Allah seni başımızdan eksik etmesin.

    Yemekler yenildikten sonra Furkan annesine yardım ederek sofrayı topladılar. Çakır’da ister zengin ol ister fukara her yemekten sonra yak bir cigara deyişini hayata geçirmek için balkona çıktı.

    Yine dumanlar havada dans ediyordu. Halka halka yükselip birden dağılıyorlardı. Ay gülümseyen yüzüyle dünyaya bakıyordu. Yıldızlar ışıl ışıldı. O sırada zil sesi duyuldu. Çakır aşağıya baktı. Okuldan arkadaşı olan Selim’di.

    —Açıyorum dur bir dakika.

    Kapı açılmıştı. Selim hızlı adımlarla bir çırpıda yukarıya çıktı. Kapıda Çakır karşılamıştı.

    —Buyursunlar efendim buyursunlar. Hangi rüzgâr attı seni buralara?

    —Muhabbet ve dostluk rüzgârı attı. Biraz hasbıhal ederiz diye düşündüm.

    —Hoş geldin sefalar getirdin. Buyur.

    Koridordan geçerek, oturma odasına yöneldiler. Selma, odaya girerek Selim’e “hoş geldin Selim abi nerelerdeydin görünmüyordun” dedi. Selim;

    —Ne yaparsın be yenge hayat çok hızlı bir koşturmaca yaşatıyor. Bu hıza ne kadar dayanabiliriz bilmiyorum. Sizleri iyi gördüm. Allah afiyette kılsın.

    —Teşekkürler Selim abi. Ben size b ir çay getireyim de sohbete katkısı olsun.

    Selim cebinden sigara paketini çıkarıp Çakır’a uzattı. Çakır;

    —Selim gel balkona çıkalım orada içelim. Ben içeride içmiyorum.

    —Oğlum görmeyeli oldukça kılıbık olmuşsun be. Ben burada içeceğim. Merak etme yengeden senin için de izin alırım.

    —Yok, be yenge meselesi değil. Furkan ne der bilmiyorum. Onun söylediklerine katlanacaksan sen bilirsin. Benden günah gitti.

    Selim, Çakır’ın sözlerini dinlemedi. Sigarayı çıkarıp yaktı. Geçmiş dönemden, yakında vefat eden arkadaşları Gürkan’dan bahsettiler. Bu sırada içeriye Furkan girdi. Garip garip bir babasına bir de arkadaşına baktı. Arkadaşının elindeki sigaraya baktı. Sonra babasına yönelerek;

    —Babacığım eğilir misin, kuşlağına bir şey söyleceğim, dedi. Çakır;

    —Söyle oğlum ne diyeceksin.

    —Olmaz baba söyleceğim şey ayıp. Kulağına söylemek istiyorum.

    Furkan’ın bu sözleri üzerine Çakır eğildi. Bu sırada arkadaşına da göz işareti yaptı. Sen de dinle dercesine. Furkan babasının kulağına yaklaştı. Sonra tane tane şöyle dedi;

    —Babacığım senin bu arkadaşın ne iş yapıyor?

    —Kendisi öğretmen oğlum, aynı okulda görev yapıyoruz.

    —Baba ne kadar kötü bir şey, senin arkadaşın öğretmen olmuş ama hala salak. Baksana sigara içiyor. Parasını zehire veriyor.

    Selim, Furkan’ın bu sözlerini duyduktan sonra sessizce sigarasını söndürdü. Arkasına yaslandı. Sanki hiçbir şey duymamış gibi yaptı. Sonra da Furkan’a dönerek onu kucağına aldı.

    —Aferin sana Furkancığım. Büyükler sizin kadar duyarlı olsa dünya hem çok temiz hem de çok güzel olacaktır. Çocukların akıllılığını yaşayacağımız nice güzel günlere Furkancığım. Seni seviyorum.

    Kül tablasında söndürülen sigara, Furkan’ın küçük dünyasından, Selim’in kendisini keşfetmeye doğru bir kapı aralamıştı.

  • #2
    Meryem DURMUŞ (ermer) - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    16.Mart.2009
    Nereden
    BOLU-SAMSUN-ELAZIĞ ŞİMDİ DE ÜNYE :)))
    Mesajlar
    9,925
    @Meryem DURMUŞ (ermer)







    güzel bir paylaşım teşekkürler.
    <CENTER>
    </CENTER>

  • #3
    selinkrtldu - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    11.Mart.2011
    Mesajlar
    8
    @selinkrtldu







    rica ederim beğenmenize sevindim

  • YORUM BIRAKMAK İÇİN ÜYE OLMALISINIZ !

    ÜYE OLMAK İÇİN TIKLA

    Benzer Konular

    1. yeşilay haftası etkinliklerimiz
      Konu Sahibi orfe_mor Forum Yeşilay Haftası Etkinlikleri
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 13.Nisan.2012, 00:37
    2. yeşilay haftası
      Konu Sahibi selinkrtldu Forum ETKİNLİK İSTEKLERİNİZ
      Cevap: 1
      Son Mesaj : 13.Mart.2011, 22:12
    3. yeşilay haftası etkinliklerimiz
      Konu Sahibi kisaveozz Forum Yeşilay Haftası Etkinlikleri
      Cevap: 13
      Son Mesaj : 05.Mart.2011, 14:43
    4. Yeşilay Haftası şiiri
      Konu Sahibi GizLi_OzNe Forum Yeşilay Haftası Etkinlikleri
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 03.Mart.2011, 00:50
    5. Yeşilay Haftası
      Konu Sahibi Gülşah MUTLU Forum Yeşilay Haftası Etkinlikleri
      Cevap: 1
      Son Mesaj : 28.Şubat.2011, 21:42

    Yetkileriniz

    • Konu Acma Yetkiniz Yok
    • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
    •  

    Giriş

    Facebook ile Baglan Giriş