Bir Çift Ayakkabı - Sunay Akın


             

Ä°letiÅŸim


 05xx xxx xx xx


vbnetron


[email protected]

×

Bir Çift Ayakkabı - Sunay Akın

  • #1
    Meltem YANIKOĞLU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.Mart.2009
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    16,374
    @Meltem YANIKOĞLU



    Bir Çift Ayakkabı - Sunay Akın





    Bir Çift Ayakkabı - Sunay Akın


    Sunay Akın, bu kez Bir Çift Ayakkabı'yla çıkıyor insanlık tarihinin bilinmeyen tozlu yollarındaki macerasına.

    Bir Çift Ayakkabı kimi zaman boya sandıklarındaki hayat ağacı imgesine dönüşüyor, kimi zaman koskoca bir padişahın imdadına yetişiyor. Ay'ın, sinemanın, sanatın, aşkın, savaşın, vd. tarihine ışık tutuyor.

    Muhtaç olmasın diye, evden kaçan karısının ayakkabısının içine para koyan terk edilmiş koca kimdir? Van Gogh'un tablosunda ters çevirdiği ayakkabının sırrı...

    Abdülaziz İstanbul'u dünyaya nasıl gezdirdi? Hayat ağacı'nın boyacı sandıklarındaki sureti... Kız Kulesi, pabuçlarını nereye düşürdü? Galata Köprüsü'nden geçen en büyük ayaklara nasıl ayakkabı bulundu? Dünya'nın giriş kapısında kimlerin ayakkabıları duruyor?

    Kıvrak hareketlerle oynatıyor kalemini Sunay Akın ve izini sürdüğü hikâyelerin her bir parçasını ustalıkla yerlerine yerleştiriyor.

  • #2
    Meltem YANIKOĞLU - ait Kullanıcı Resmi (Avatar)
    Üyelik tarihi
    01.Mart.2009
    Nereden
    İstanbul
    Mesajlar
    16,374
    @Meltem YANIKOĞLU







    Sıcacık, tazecik, daha dumanı üstünde bir kitap. Çıkar çıkmaz aldım. Sunay Akın' ın araştırmacılığını, detaycılığını, öykülemelerini hayranlıkla takip ederim. Elimdeki bir başka harikayı bitirir bitirmez (Eğitimde Geleceği Düşünmek-Erdoğan Yılmaz) başlayacağım kitaba. Kitabın arka yazısında daha önce Sunay Akın' dan dinlediğim, beni çok etkileyen bir hikayenin de olduğunu görünce daha da hevesle aldım. Beni çok duygulandıran o hikayeyi sizinle de paylaşmak istiyorum.


    BENDE EMEĞİ VAR/SUNAY AKIN



    Anadolunun orta vilayetlerinden birinde, tam ortasındaki bir köyde yavaş yavaş güneş batmaya hava kararmaya başlar. Karanlık iyice çöker köyün üzerine. Yatsı ezanı okunmuş, namazlar kılınmış, artık bütün köy evlerinde tatlı bir uyku telaşı almaya başlamıştır. Evlerde ışıklar bir bir sönmeye başlar.

    Evlerden birinde de bir kadın ve adam yatma hazırlığı yapmaktadır. Erken yatıp yarın sabaha, güneş ışığına erken uyanılacaktır. Tarlada otlar yolunacak, hayvanlar otlatılacak, sonra belki de günün yorgunluğu kahvede bir pişti masasında bir bardak çay ile atılacaktır. Adam üzerini değiştirir yatağına yönelir. Evin penceresinden karanlık bahçeye vuran ışıkta bir gölge belirir ağaçların arasında. Kadın pencereden dışarı bakar ve gülümser. Kadının sevgilisi bahçededir. Tam sözleştikleri gibi, sözleştikleri saatte aynı yerde adam onu beklemektedir. Birlikte kaçıp çok uzaklara gidip köy hayatından kurtulup belki de kendi mutluluklarını büyük kentlerde arayacaklardır.

    Kadında kocası ile yatağa girer, uyur numarası yapar. Saatler biraz daha ilerledikten sonra kocasının uyuduğundan emin olan kadın ilk önce üzerini değiştirir sessiz sessiz. Sonra bohçasını atar bahçeye, sonra ayakkabılarını ve en sonunda da kendi atlar pencereden aşağıya. Sonra sevgilisinin yardımıyla ayağa kalkar. Gene sessizce bahçenin arka kapısından çıkıp koşmaya başlarlar. Tarlaları aşarlar, ovaları aşarlar, dereleri geçerler. Hala daha koşmaya devam ederler. Gün artık yavaş yavaş ağarmaya başlamış ama hala daha koşmaya devam ederler. Nasıl koşmasınlar ki? Arkalarından kovalıyan onca şey vardır. Namus belası, töre cinayetleri, yoksulluk, cefa, korku. Arkalarında bunlar varken nasıl durabilirler ki zaten? Saatler sonra kadın sevgilisine "Biraz durup dinlenelim. Hem ayağımda acıdı, içinde bir şeyler var" sanki der. Adam kadının bu isteği üzerine bir kayanın arkasına saklanarak dinlenecekleri bir yer arar. Bulduğu yerde kadın ayakkabısını çıkarır. Canın neden yandığını anlamak için. Ayakkabısnın içine baktığında kocası ile kara kış günleri için biriktirdiği bütün paranın ayakkabısının içinde olduğunu fark eder.

    Geride bıraktığı kocası karısının kendisini terk edeceğini, bir başkası ile kaçacağını biliyor ve diyor ki; "Bende emeği var, yıllarca önüme yemek koydu, sırtımı sabunladı, keseledi, çamaşırlarımı yıkadı, ütüledi, bende emeği var...Yaban elde muhtaç olmasın..." Ve tüm birikimini kendinden uzaklaşıp giden o adımların içine koyan o güzel adamı hepiniz tanıyorsunuz... O adam AŞIK VEYSEL' dir...

    Diyor ki Sunay Akın;
    bu güzel insanların olduğu topraklarda, töre cinayetleri, kadını dövmek, şiddet uygulamak, namus cinayetleri bizden midir? hiç değildir! bu toplumun insanlarına yakışan o VEFA duygusur. Aşık Veysel' e layık olmamız gerekir...

  • YORUM BIRAKMAK İÇİN ÜYE OLMALISINIZ !

    ÜYE OLMAK İÇİN TIKLA

    Benzer Konular

    1. Rüzgar\Sunay Akın
      Konu Sahibi Kübra AKÇİMEN Forum ŞİİRLER-YAZILAR
      Cevap: 1
      Son Mesaj : 08.Temmuz.2011, 11:08
    2. Tutuklu\Sunay Akın
      Konu Sahibi Kübra AKÇİMEN Forum ŞİİRLER-YAZILAR
      Cevap: 0
      Son Mesaj : 08.Temmuz.2011, 06:25
    3. Liman\Sunay Akın
      Konu Sahibi Kübra AKÇİMEN Forum ŞİİRLER-YAZILAR
      Cevap: 0
      Son Mesaj : 08.Temmuz.2011, 06:22
    4. Ayrılık-Sunay Akın
      Konu Sahibi Meltem YANIKOĞLU Forum ŞİİRLER-YAZILAR
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 29.Haziran.2009, 16:35
    5. Gözyaşı-Sunay Akın
      Konu Sahibi Meltem YANIKOĞLU Forum ŞİİRLER-YAZILAR
      Cevap: 2
      Son Mesaj : 26.Haziran.2009, 23:39

    Yetkileriniz

    • Konu Acma Yetkiniz Yok
    • Cevap Yazma Yetkiniz Yok
    • Eklenti Yükleme Yetkiniz Yok
    • Mesajınızı Değiştirme Yetkiniz Yok
    •  

    Giriş

    Facebook ile Baglan Giriş