İnternetin yaygınlaşmaya başlamasıyla 'gazeteler tirajlarını internet sitelerine kaptıracak ve tek tek kapanacaklar' iddiasında bulunuldu.

Geçen zaman içerisinde kapanıp yayınını internet üzerinden devam ettiren gazeteler ve dergiler oldu ama Türkiye açısından bakıldığında iddianın tersinin çıktığını bile söylemek mümkün. Birçok internet tahmininde olduğu gibi bunun da tutmadığına dikkat çeken Zaman Gazetesi İnternet Editör yardımcısı Mehmet Sakin,

"Türkiye'de 2001 yılında 28 günlük yayının vardı ve tirajı 3 milyon 600 civarındaydı. 2009 yılına baktığımızda günlük yayın adedi 38, tiraj ise 4 milyon 600. Azalacağına 10 yeni yayın hayata başlarken, bir milyon da yeni okur kazanılmış durumda." dedi.

Türkiye Bilişim Derneği (TBD)'nin Ankara Rixos Otelde gerçekleştirdiği Bilişim '09 programında 3 gün içerisinde 50'nin üzerinde panel, açık oturum ve sunum gerçekleştirildi. Basın ve Bilişim konulu panele, Zaman Gazetesi'nden Mehmet Sakin, Sabah Gazetesi'nden Şeref Oğuz, Cumhuriyet Gazetesi'nden Orhan Bursalı ve Turkcell'den Mustafa Kutlay katıldı.

Zaman Gazetesi'nden Mehmet Sakin, başta internet olmak üzere teknolojinin haberi okura hızlı bir şekilde sunmayı kolaylaştırdığını söyledi. Gazeteci Sakin, "Bir olayla ilgili bilgi alabilmek için ertesi günün gazetesini beklemiyoruz. İnternet sayesinde, doğruluğu zaman zaman tartışmalı olsa da bilgiye anında ulaşabiliyoruz. Ertesi günün gazetesinde ise haber ile ilgili yorumları, eleştirileri, özel olan bilgileri görüyoruz. Haberciliğin gideceği nokta şimdilik bu şekilde görünüyor. Aslında radyonun gazeteleri, TV'nin radyo ve gazeteleri tehdit etmediği gibi internette kendisinden önceki yayınları medyayı tehditten öte tamamlayıcı olduğunu görüyoruz. Bu süre içerisinde onlarca internet sitesi habercilik yapmaya başladı. İnternet üzerinden radyo, TV yayınları veriliyor ve günlükten öte anlık yayın yapılıyor. Birbirini olumsuz etkilemekten öte başta gazeteler olmak üzere bütün yayın mecralarının ilgilisi, okuru, izleyicisi artıyor. Mobil internet sayesinde de görüntü alanında haberlerin iletilmesi hızlandı. TV'ler artık 3G üzerinden canlı olarak yayın yapabiliyor."şeklinde konuştu.

Gazetelerin internet sitelerinden haber ve yazarların yazılarını kopyalayıp yayın yapanların gazeteci olmadığına dikkat çeken Mehmet Sakin, bu işi yapanların yanlış yolda olduğunu, en azından emek gasbı yaptıklarına değindi.

TBD'nin Basın ve Bilişim konulu panelinin oturum başkanlığını yapan Prof. Dr. Korkmaz Alemdar, Herkese gazeteci olma şansı verdiğini belirten gazete sitelerinin de klasik gazeteler gibi duruşunu gösteremiyor. Klasik gazetede haberlerin veriliş, yer kaplama, yer aldığı sayfa ve sayfadaki yerine göre tahmin edilirken, web sitesinde kutucuklar haline bölünüp sunulduğu için anlamanın mümkün olmadığını söyledi.

Sabah Gazetesi Yazarı Şeref Oğuz ise internetin büyük bir dönüşüm yaşattığını, bu dönüşümün yayınlarla sınırlı kalmadığını belirtti. Gazeteci Oğuz, şunları söyledi: "1970lerde gazetecilik yapıyordum. Medya ve yazılı basın diye ayrışmalar vardı. Aradan geçen zaman içerisinde gazeteler reklam açısından önemli bir tehdit altına girdi. Gazeteyi TV silip süpürmedi ama yüzde 95 ve yüzde 5 gibi bir reklam gelir dağlımı ortaya çıktı. Okur ve izleyici açısından baktığımızda ise durumun daha kötü olduğunu; televizyonun ortalığı kasıp kavurduğunu görüyoruz. Medya, gazeteye daha dar bir koridor bıraktı. İnternete gelince; 'internet gazeteyi ortadan kaldıracak' tartışmasından daha farklı bir şey oldu. İnternet herkesi yayıncı yapan bir kırılmaya sebep oldu. Normalde, gazete, TV ve radyoyu ortadan kaldırmadı ama ciddi anlamda dönüştürdü. Okur ile seyirciyi de dönüştürmeye başladı. En büyük dönüşüm ise reklam verenler açısından oldu. İnsanların her birine medyaya teker teker internet ile erişim imkanı verilince, okur dediğiniz insan bir başka davranış imkanına sahip oldu. İnteraktiflik gazetede bulmaca çözme, TV'de teleteksle oluyor. İnternette ise doğası gereği; çoktan çoğa, hatta çoktan teke şeklinde cereyan ediyor. Birçok defa bir gazetenin web sitesindeki haberde yer alan bilgilerden daha fazla ve önemlisini okurun haberin altına yaptığı yorumlardan elde ediyoruz. Dikkat ve rikkatimizle bilgiyi kendimize çekiyoruz ve böylece bilgiyi çok daha önemli bir mecraya dönüştürüyoruz. Etkileşim adına inanılmaz bir dönüşüm yapıyoruz."

ZAMAN